ÂLÂ Parti TBMM Küme Lideri Tatlıoğlu gündemi kıymetlendirdi (1) UYGUN Parti Tbmm Küme Lideri İsmail Tatlıoğlu, “10 büyükelçinin tutumunu yanlış buluyoruz. Türel bir bahis üzerinden siyasi hal geliştirmişlerdir. Bu onların işi değil lakin Türkiye‘nin bu gelişmenine Sayın Erdoğan’ın yargıyı düşürdüğü nokta sebep olmuştur, bu kapıyı açmıştır, yığılanlar artmıştır.” dedi.
Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, UYGUN Parti’nin kuruluşunun 4. yılı olduğunu anımsatarak yeni bir siyasi parti olarak Türk siyasetinde yer aldıklarını belirtti.
ÂLÂ Parti’nin AK Parti’yi tek başına kanun yapma gücünden uzaklaştırdığını ve Cumhur İttifakı’nın yenilgisinde değerli bir tesire sahip olduğunu sav eden Tatlıoğlu, “Millete umut olduk. Daha inançlı bir yarın hayali kurulabiliyorsa daha yeterli Türkiye beklentileri artıyorsa bu YETERLİ Parti’nin Türk siyasetindeki tesiri ve varlığının kararıdur.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın TBMM Plan ve Bütçe Kurulu’ndaki sunumunu hatırlatan Tatlıoğlu, daha masadan kalkmadan ortaya konan maksatların “çöp olduğunu” ileri sürdü.
Doların her geçen gün arttığını lisana getiren Tatlıoğlu, “Yarın görüşmeleri başlayan bütçe anlamsız olmuştur. Milletvekilleri hangi sayılar ve öngörüler üzerinden bütçeyi konuşacaklar? Yıl başından bu yana dolar 250 kuruş artmıştır. Türkiye daha da yoksullaşmıştır. Türkiye bunu hakketmiyor. ” sözlerini kullandı.
“Yeni bir seçim periyodunu ilan etmesini bekliyoruz”
Milletinin siyasi ahlak sesi duymak istediğini lisana getiren Tatlıoğlu, şu biçimde devam etti:
“Halkımız ‘Bunun siyasi sorumlusu benim ve gereğini yapacağım.’ diyen bir ses duymak istiyor. Cumhur İttifakı başkanlarının 2017 ve 2018 yılındaki referandumundaki vaatlerini ortaya koymalarını bekliyoruz. Sayın Erdoğan ve Sayın Bahçeli’nin milletimizin karşısına çıkıp “gelinen Türkiye budur. Biz bunun siyasi sorumluluğu gereği olarak Türkiye’nin idaresinden çekiliyoruz.’ demelerini bekliyoruz. Dünyanın aklı başında her ülkesinde olması gereken budur. Sayın Erdoğan’ın istifa sürecini başlatarak yeni bir seçim periyodunu ilan etmesini bekliyoruz. Türkiye’nin buradan çıkışının birinci adımı budur. Bütün bunların siyasi sorumlusu olarak ortaya çıkmayacak mı?”
“10 büyük elçinin bu tutumunu yanlış buluyoruz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 10 büyükelçiye yönelik açıklamalarına değinen Tatlıoğlu, büyükelçi sıkıntısının Türkiye’deki bu atmosferin kararı olduğunu ileri sürdü.
Tatlıoğlu, “Hukuki bir husus üzerinde siyasi bir tutum geliştirilmesi yanlıştır. Bu niçinle 10 büyükelçinin tutumunu bu çizgide görüyoruz. Bu hal yanlıştır ancak bu hal karşısında orantısız bir seslenme ve geri dönüş bizde iç siyasette bir rant devşirme hareketi izlenimi bırakmaktadır. Kapıyı açarsanız yığılan epeyce olur.” tabirlerini kullandı.
Eski ABD Lideri Donald Trump’un paylaşımları kararı ABD’li din adamı Andrew Craig Brunson’un; Almanya Başbakanı Angela Merkel’in telefonuyla da bir gazetecinin hür bırakıldığını ileri süren Tatlıoğlu, “Yargı benim emrimdedir” intibasının verildiği Türkiye’de diğerlerinin da bu müsaade takipçisi olacağını öne sürdü.
Tatlıoğlu, şu biçimde devam etti:
“Büyükelçi’nin davranışını asla yanlışsız bulmuyoruz. Hukukun tabanından başka, siyasi bir hali gerçek bulmuyoruz lakin bunun önünü açan Sayın Erdoğan’dır. Hükümet etmek bunları yönetmek, milletimizin menfaatlerine halel getirmeden problemleri yönetmek demektir. Türkiye Cumhuriyeti, bütün ülkeler üzere tarihinde vakit zaman hayli önemli diplomatik krizler hayatıştır lakin her birisini onuruna yakışır halde atlatmayı başarmıştır. Bu krizler üzerinden bir iç siyaset çizgisi oluşturmak çabasıyla Türkiye’deki büyük yangınları perdeleme ve milletin güzünü bu taraflara çevirme uğraşı Türkiye’nin menfaatlerine uygun değildir. Bugün menfaatlerimize uygun olan diplomasiyi, yargıyı, milleti ezen partili cumhurbaşkanlığı sisteminden bir çıkış rotasıdır. Türkiye’yi teslim ettiğimizden daha eksik, yoksul ve mağdur alıyoruz. Bu yüzden temel problemleri gizlemek ve perdelemek ismine bu cins tutumlar yanlıştır. Büyükelçileri ‘istenmeyen adam’ ilan edeceksiniz, 10 ülke de 10 Türk büyükelçisini ‘istenmeyen adam’ ilan edecek ve bunu arttırarak devam edeceksiniz. Öteki taraftan da Ulusal Savunma Bakanımız, ABD’de ‘bu alakaları nasıl kuvvetlendiririm?’ diye çalışmalarda bulunacak. Kimin hangi işin sahibi olduğunu karıştırdığımız bir Türkiye var. Yol haritası olmayan, nazaranv tarifleri birbirine karışmış bir Türkiye var.”
Türkiye’nin AİHS’ye imza attığını anımsatan Tatlıoğlu, “10 büyükelçinin halini yanlış buluyoruz. Hukuksal bir mevzu üzerinden siyasi hal geliştirmişlerdir. Bu onların işi değil lakin Türkiye’nin bu gelişmenine Sayın Erdoğan’ın yargıyı düşürdüğü nokta sebep olmuştur, bu kapıyı açmıştır, yığılanlar artmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.
Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, UYGUN Parti’nin kuruluşunun 4. yılı olduğunu anımsatarak yeni bir siyasi parti olarak Türk siyasetinde yer aldıklarını belirtti.
ÂLÂ Parti’nin AK Parti’yi tek başına kanun yapma gücünden uzaklaştırdığını ve Cumhur İttifakı’nın yenilgisinde değerli bir tesire sahip olduğunu sav eden Tatlıoğlu, “Millete umut olduk. Daha inançlı bir yarın hayali kurulabiliyorsa daha yeterli Türkiye beklentileri artıyorsa bu YETERLİ Parti’nin Türk siyasetindeki tesiri ve varlığının kararıdur.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın TBMM Plan ve Bütçe Kurulu’ndaki sunumunu hatırlatan Tatlıoğlu, daha masadan kalkmadan ortaya konan maksatların “çöp olduğunu” ileri sürdü.
Doların her geçen gün arttığını lisana getiren Tatlıoğlu, “Yarın görüşmeleri başlayan bütçe anlamsız olmuştur. Milletvekilleri hangi sayılar ve öngörüler üzerinden bütçeyi konuşacaklar? Yıl başından bu yana dolar 250 kuruş artmıştır. Türkiye daha da yoksullaşmıştır. Türkiye bunu hakketmiyor. ” sözlerini kullandı.
“Yeni bir seçim periyodunu ilan etmesini bekliyoruz”
Milletinin siyasi ahlak sesi duymak istediğini lisana getiren Tatlıoğlu, şu biçimde devam etti:
“Halkımız ‘Bunun siyasi sorumlusu benim ve gereğini yapacağım.’ diyen bir ses duymak istiyor. Cumhur İttifakı başkanlarının 2017 ve 2018 yılındaki referandumundaki vaatlerini ortaya koymalarını bekliyoruz. Sayın Erdoğan ve Sayın Bahçeli’nin milletimizin karşısına çıkıp “gelinen Türkiye budur. Biz bunun siyasi sorumluluğu gereği olarak Türkiye’nin idaresinden çekiliyoruz.’ demelerini bekliyoruz. Dünyanın aklı başında her ülkesinde olması gereken budur. Sayın Erdoğan’ın istifa sürecini başlatarak yeni bir seçim periyodunu ilan etmesini bekliyoruz. Türkiye’nin buradan çıkışının birinci adımı budur. Bütün bunların siyasi sorumlusu olarak ortaya çıkmayacak mı?”
“10 büyük elçinin bu tutumunu yanlış buluyoruz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 10 büyükelçiye yönelik açıklamalarına değinen Tatlıoğlu, büyükelçi sıkıntısının Türkiye’deki bu atmosferin kararı olduğunu ileri sürdü.
Tatlıoğlu, “Hukuki bir husus üzerinde siyasi bir tutum geliştirilmesi yanlıştır. Bu niçinle 10 büyükelçinin tutumunu bu çizgide görüyoruz. Bu hal yanlıştır ancak bu hal karşısında orantısız bir seslenme ve geri dönüş bizde iç siyasette bir rant devşirme hareketi izlenimi bırakmaktadır. Kapıyı açarsanız yığılan epeyce olur.” tabirlerini kullandı.
Eski ABD Lideri Donald Trump’un paylaşımları kararı ABD’li din adamı Andrew Craig Brunson’un; Almanya Başbakanı Angela Merkel’in telefonuyla da bir gazetecinin hür bırakıldığını ileri süren Tatlıoğlu, “Yargı benim emrimdedir” intibasının verildiği Türkiye’de diğerlerinin da bu müsaade takipçisi olacağını öne sürdü.
Tatlıoğlu, şu biçimde devam etti:
“Büyükelçi’nin davranışını asla yanlışsız bulmuyoruz. Hukukun tabanından başka, siyasi bir hali gerçek bulmuyoruz lakin bunun önünü açan Sayın Erdoğan’dır. Hükümet etmek bunları yönetmek, milletimizin menfaatlerine halel getirmeden problemleri yönetmek demektir. Türkiye Cumhuriyeti, bütün ülkeler üzere tarihinde vakit zaman hayli önemli diplomatik krizler hayatıştır lakin her birisini onuruna yakışır halde atlatmayı başarmıştır. Bu krizler üzerinden bir iç siyaset çizgisi oluşturmak çabasıyla Türkiye’deki büyük yangınları perdeleme ve milletin güzünü bu taraflara çevirme uğraşı Türkiye’nin menfaatlerine uygun değildir. Bugün menfaatlerimize uygun olan diplomasiyi, yargıyı, milleti ezen partili cumhurbaşkanlığı sisteminden bir çıkış rotasıdır. Türkiye’yi teslim ettiğimizden daha eksik, yoksul ve mağdur alıyoruz. Bu yüzden temel problemleri gizlemek ve perdelemek ismine bu cins tutumlar yanlıştır. Büyükelçileri ‘istenmeyen adam’ ilan edeceksiniz, 10 ülke de 10 Türk büyükelçisini ‘istenmeyen adam’ ilan edecek ve bunu arttırarak devam edeceksiniz. Öteki taraftan da Ulusal Savunma Bakanımız, ABD’de ‘bu alakaları nasıl kuvvetlendiririm?’ diye çalışmalarda bulunacak. Kimin hangi işin sahibi olduğunu karıştırdığımız bir Türkiye var. Yol haritası olmayan, nazaranv tarifleri birbirine karışmış bir Türkiye var.”
Türkiye’nin AİHS’ye imza attığını anımsatan Tatlıoğlu, “10 büyükelçinin halini yanlış buluyoruz. Hukuksal bir mevzu üzerinden siyasi hal geliştirmişlerdir. Bu onların işi değil lakin Türkiye’nin bu gelişmenine Sayın Erdoğan’ın yargıyı düşürdüğü nokta sebep olmuştur, bu kapıyı açmıştır, yığılanlar artmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.