Sesmir Kurumsal ve Finansal Danışmanlık A.Ş. Lideri Orhan Ökmen’in Tahlili:
“Enflasyonun bundan bu biçimde üst çıkmayacağına ait temelsiz bir deklarasyona ve faiz oranlarında düşüşe geçme talimatına gore şekillendirilecek bir para siyaseti dileği, yeni ve eskisine gore daha güçlü bir kur/enflasyon sarmalı riskinin başlama olasılığını artırmıştır.
Enflasyonun bundan bu biçimde üst çıkmayacağına ait deklare edilen temelsiz bir deklarasyona dayalı olarak, gelecek aylarda TUİK tarafınca hesaplanacak enflasyon oranlarında ilan edilmesi muhtemel düşüşlerin istatistiki ve saha inandırıcılığı bulunmayacaktır. Zira enflasyonun istikametinin üst olduğu netleşmiştir. Çünkü yükselmesi devam eden ÜFE’den TEFE’ye geçiş sürecinin daha tamamlanmamış olması, Merkez
Bankası’nın uyguladığı para siyasetinin sıkı olamaması ve bu niçinle tüketici talep artışının dizginlenememesi, orman yangınlarının gıda fiyatları üzerinde yaratmaya başladığı üst istikametli uzun vadeli baskıların artması, global enflasyonist gelişmeler, üretim ve tedarik sınırlamaları bundan daha sonraki kısa ve orta vadeli devirlerde Türkiye için enflasyon oranlarını daha da artıracaktır. Bunun bilakis dizayn edilecek düşüş serileri inandırıcı olmayacaktır.
Baz yılı tesirine bağlı olarak enflasyonda yıl sonuna hakikat oluşacak mümkün düşüş illizyonlarını TCMB’nin faiz düşürme öne sürülen nedeni yapması halinde, kendini kandırmaktan öbür bir manası olmayacaktır. Çünkü baz yılına dayalı dizayn edilecek düşüş istatistiklerinin kalıcı olmadığını artık herkes biliyor ve gözlüyor.
FED ‘in yılın son çeyreğinde daha sıkı para siyasetine geçme mümkünlüğünün artması, TL’den çıkışı emsalsiz hızlandıracaktır.
Sonuçta hem içeride birebir vakitte dışarıda yükselen enflasyon ve ayrıyeten FED sonucuna dayalı olarak TL’de başlayacak satış dalgası bir yandan dolarızasyonu artıracak, bir yandan da içerdeki yabancı sermayenin son kalıntılarının kaçışını hızlandıracaktır.
TCMB’nin yapacağı tek tedbir, derhal siyaset faizinde önden yüklemeli yüksek bir artış yapılmasıdır.
Kaynak: Foreks
“Enflasyonun bundan bu biçimde üst çıkmayacağına ait temelsiz bir deklarasyona ve faiz oranlarında düşüşe geçme talimatına gore şekillendirilecek bir para siyaseti dileği, yeni ve eskisine gore daha güçlü bir kur/enflasyon sarmalı riskinin başlama olasılığını artırmıştır.
Enflasyonun bundan bu biçimde üst çıkmayacağına ait deklare edilen temelsiz bir deklarasyona dayalı olarak, gelecek aylarda TUİK tarafınca hesaplanacak enflasyon oranlarında ilan edilmesi muhtemel düşüşlerin istatistiki ve saha inandırıcılığı bulunmayacaktır. Zira enflasyonun istikametinin üst olduğu netleşmiştir. Çünkü yükselmesi devam eden ÜFE’den TEFE’ye geçiş sürecinin daha tamamlanmamış olması, Merkez
Bankası’nın uyguladığı para siyasetinin sıkı olamaması ve bu niçinle tüketici talep artışının dizginlenememesi, orman yangınlarının gıda fiyatları üzerinde yaratmaya başladığı üst istikametli uzun vadeli baskıların artması, global enflasyonist gelişmeler, üretim ve tedarik sınırlamaları bundan daha sonraki kısa ve orta vadeli devirlerde Türkiye için enflasyon oranlarını daha da artıracaktır. Bunun bilakis dizayn edilecek düşüş serileri inandırıcı olmayacaktır.
Baz yılı tesirine bağlı olarak enflasyonda yıl sonuna hakikat oluşacak mümkün düşüş illizyonlarını TCMB’nin faiz düşürme öne sürülen nedeni yapması halinde, kendini kandırmaktan öbür bir manası olmayacaktır. Çünkü baz yılına dayalı dizayn edilecek düşüş istatistiklerinin kalıcı olmadığını artık herkes biliyor ve gözlüyor.
FED ‘in yılın son çeyreğinde daha sıkı para siyasetine geçme mümkünlüğünün artması, TL’den çıkışı emsalsiz hızlandıracaktır.
Sonuçta hem içeride birebir vakitte dışarıda yükselen enflasyon ve ayrıyeten FED sonucuna dayalı olarak TL’de başlayacak satış dalgası bir yandan dolarızasyonu artıracak, bir yandan da içerdeki yabancı sermayenin son kalıntılarının kaçışını hızlandıracaktır.
TCMB’nin yapacağı tek tedbir, derhal siyaset faizinde önden yüklemeli yüksek bir artış yapılmasıdır.
Kaynak: Foreks