Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ziyareti dönüşünde uçakta soruları yanıtladı: (1) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika‘da Maarif Vakfı’na iştiraklerin FETÖ’nün buralarda çöküşü manasına geldiğini belirterek, örgütün Güney Afrika’da da yavaş yavaş çökmeye başladığını söz etti.
Erdoğan, Angola, Togo ve Nijerya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ait soruları yanıtladı.
Yalnızca bu tablonun bile tek başına Türkiye’nin Afrika kıtasıyla alakalarını geliştirme konusundaki kararlılığının somut göstergesi olduğuna işaret eden Erdoğan, bu seyahatte Angola, Togo, Burkina Faso, Liberya ve Nijerya cumhurbaşkanlarıyla yaptığı görüşmelerde, ikili ilgiler ile bölgesel hususları etraflıca ele aldıklarını aktardı.
Angola’da, Angola Ulusal Meclisine hitap ettiğini, Türkiye-Angola İş Forumu’nda karşılıklı yatırım ve iş imkanlarını değerlendirdiklerini lisana getiren Erdoğan, Angola Cumhurbaşkanı Joao Manuel Lourenço ile eğitimden güvenliğe, iktisattan kültürel hayata kadar her alanda alakaları geliştirme konusunda bir kere daha mutabık kaldıklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togo temaslarının bu ülke ile son devirde bakan seviyesinde gerçekleştirilen karşılıklı ziyaretlerle yakalanan ivmeyi daha da pekiştirdiğine işaret ederek, Togo Cumhurbaşkanı Faure Essozimna Gnassingbe ile terörle uğraş ve bölgesel sorunlar başta olmak üzere biroldukça mevzuyu ele aldıklarını, siyasi ve askeri alanda iş birliğini ilerletme isteğini teyit ettiklerini söylemiş oldu.
Lome’de ayrıyeten Burkina Faso Cumhurbaşkanı Christian Kabore ve Liberya Cumhurbaşkanı George Manneh Weah ile de görüştüklerini anımsatan Erdoğan, şöyleki konuştu:
İstanbul’da yapılacak Üçüncü Türkiye-Afrika İktisat ve İşbirliği Forumu’nun kapanış oturumuna katılacaklarını bildiren Erdoğan, bir daha İstanbul’da 17-18 Aralık’ta Üçüncü Türkiye-Afrika İştirak Doruğu’nda kıta ile bağları ve iş birliğini taçlandıracaklarını vurguladı.
“Bayraktar, sayın bir insandı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ziyaretine ait değerlendirmesinin akabinde basın mensuplarının problemlerini yanıtladı.
Gazetecilerin, “Baykar İdare Şurası Lideri Özdemir Bayraktar’ın vefatı niçiniyle başsağlığı dileklerini iletmeleri” üzerine Erdoğan, “Allah razı olsun, sağ olun. Nitekim Özdemir Beyefendi için son vakit içinderda daima yerli-milli sözlerini kullanıyoruz. Bütün bunların yanında onunla yaklaşık 40 yıllık ağabey-kardeşliğimiz var, dostluğumuz var.” karşılığını verdi.
Kendisinin Refah Partisi Vilayet Lideri olduğu periyotta, Bayraktar’ın da vilayet idare şurasında bulunduğunu tabir eden Erdoğan, şunları kaydetti:
“Muhterem bir insandı, mütevazı bir insandı, işinin dört dörtlük ehli bir insandı. Evlatlarını da gerek Haluk gerek Selçuk gerek Ahmet olsun, hepsini bu vatan için hayli epey güzel yetiştirdi. Daima büyüyen, gelişen bir yatırımın içerisinde oldular. İHA, SİHA alanına girişleri hakikaten çok daha farklıydı. Bir kere kararlı bir insandı. Bir şeye azmettiği vakit, üzerine giderek onu bitirme noktasında kuvvetli bir azmi vardı. Hakikaten bu İHA,SİHA’ların geliştirilmesi de bu biçimde oldu. Birinci başbakan olduğumuz periyotta, malum Amerika, İHA olayında işi biraz gevşetti, uzattı. Çok uzun sürmedi, Özdemir Ağabey, İHA ile ilgili adımı çocuklarıyla birlikte attı. Olağan bu biçimde küçük bir atölye üzere bir yerde işe başladı, akabinde işi geliştirip büyüttü. En kıymetli yanı da bu adımları attıktan itibaren oğulları Haluk ve Selçuk’la birlikte kah Güneydoğu kah Doğu Anadolu’da bizim askerlere bunların uçuştaki eğitimini veriyorlardı. Bunlardan bir tanesi de Yarbay’ımız Melih Gülova’ydı. O Yarbay’ımız çabucak sonrasında şehit olmuştu. Orada onlara verilen eğitimin görüntülerini, fotoğraflarını bana gösteriyorlardı. bu biçimde bir aşkla bu işleri sürdürüyordu. Hatta ‘Yarbay’ım sana verdiğim kelamı tutacağım, hiç tasa etme’ diye bir sözü de vardı ve verdiği kelamı tuttu, o Yarbay’ın katillerini daima gömdük.”
Bayraktar’ın epeyce uzun müddettir rahatsızlığının olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Afrika’ya hareket etmemden bir gün evvel hastaneye varıp kendisiyle helalleştim. Helalleştikten daha sonra da yola çıktık. Yeri cennet olsun. Rabb’im inşallah sevgili habibine daima birlikte bizi komşu eyler. Tabutunu fabrikaya getirdiler. Orada 3500-4000 genç mühendis var, onlarla da helalleşti. Hamdolsun çocukları da tıpkı biçimde babalarının müsaadeden gidiyorlar.” tabirlerini kullandı.
“FETÖ’nün Nijerya’da önemli bir altyapısı var”
“Afrika temaslarınız milletlerarası medyada da geniş yer buldu. Ziyaret ettiğiniz üç ülkede de Türkiye’ye ve şahsınıza yönelik ağır sevgi ortaya kondu. Bugüne kadar 30 farklı Afrika ülkesine toplam 41 ziyaret gerçekleştirdiniz. Afrika niye kıymetli?” sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
“Arkadaşlarla bir plan yapmıştık. Togo’da yaptığımız toplantıda de gündeme geldi. Bu planda da nasip olursa inşallah Liberya, Burkina Faso üzere birbirine yakın olan öbür ülkeleri ziyaret edeyim diyorum. Bilhassa Sahraaltı bölgesini dolaşalım istiyorum. Güney Afrika’ya daha evvel gittim ancak güneye gerçek da inip buraya tekrar gitmekte yarar var. Güney Afrika, natürel bölgenin adeta en canlı ülkesi. Üstelik savunma endüstrisinde de Güney Afrika fazlaca kuvvetli. bir arada atabileceğimiz hayli kuvvetli adımlar var. Doğal FETÖ’nün de maalesef Nijerya’da önemli bir altyapısı var. Burada Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ile etraflıca bunları görüştük. Artık ‘İstihbarat liderlerimize talimatı verelim’ dedik, mutabık kaldık ve istihbarat liderlerimizi çalıştırıp, Nijerya’da da FETÖ’nün üzerine gideceğiz. Burada bir üniversitesi, bir de hastanesi falan var. Bunları devralma talebimizi de görüştük. Dedi ki ‘Ben bu biçimde size Sıhhat Bakanı’mı göndereyim, sizdeki sıhhat sistemini ve hastaneleri yerinde incelesin. Sizin bu alanda başarılı olduğunuzu biliyorum.’ ‘Buyursunlar, gelsinler’ dedik. Artık Sıhhat Bakanı’nı kısa vakitte Türkiye’ye gönderecek.”
Türkiye’nin Afrika’daki bu dönüşümünün durmaması gerektiğine işaret eden Erdoğan, “Afrika’da bizim yapacağımız daha epey işler var. İş adamlarımızın Angola’daki toplantısı çok verimli oldu. Fakat yetmiyor, bundan daha sonra bunun takibi gerekiyor.” dedi.
“Onlar da kazanacak, biz de kazanacağız”
Angola’nın en değerli özelliğinin, yeraltı zenginliklerinin fazlalığı olduğunu, ülkede altın, bakır, çinko ve kurşunun bulunduğunu aktaran Erdoğan, “Bizimle bir paylaşım içerisinde kazan-kazan temeline bakılırsa adım atın diyorlar. Elmas yatakları da epey ileri derecede. Fransızlar bunları sömürdü. Lakin bunlar bu işin farkına hayli geç vardılar.” diye konuştu.
Türkiye’nin kaygısının buraları sömürmek olmadığının altını çizen Erdoğan, şu biçimde devam etti:
“Tam bilakis biz ‘Yardımcı olalım, hem onlara kazandıralım tıpkı vakitte biz kazanalım’ diyoruz. örneğin Angola petrol noktasında da sıradan yeterli yerde. O adımları atacak olursak bunlarla birlikte bizim yatırımcılarımız, girişimcilerimiz de fazlaca önemli kazanım sağlarlar. Angola’da şu anda bizim yatırımcılarımız yatırım ortasında. Burada bununla birlikte çeşitli liman vesaire üzere çalışmalarını da sürdürüyorlar. Doğal gaz ve güç noktasında arkadaşlarımızın attığı adımlar var. Bunların attığı bu adımlarla birlikte aramızdaki insani bağlantıları hayli daha yeterli bir pozisyona getirmiş olacağız. Olağan birileri de bunun farkında. ‘Elimizden gidiyor’ diye kaygı ediyorlar. Zira bunlar daima tek taraflı çalıştılar. Biz o denli değiliz. Onlar da kazanacak, biz de kazanacağız. Olağan bunların tekrar oralara girmeleri de kolay kolay mümkün olmayacak. Düşünün Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ‘Bizim 1 milyon insanımızı öldürdüler’ diyor. Fransızlar birebir biçimde Cezayir’de 1 milyon insan öldürdüler. Ruanda’da 700 bin insanı öldürdüler. Bunu dediğiniz vakit kuduruyorlar. Onlara göre bunları teşhir etmeyeceksin, söylemeyeceksin.”
“Garipler ölmüş, bitmiş, umurlarında değil”
“Afrika ülkeleri gerek İngilizler gerek Fransızlar tarafınca yıllarce sömürüldü. Bugün hala o sömürüden izler duruyor. Siz ‘beraber kazanma’ teklifini öne sürdünüz. O bölge için bunu yapan birinci ve tek başkansınız. Afrika kıtasında nasıl karşılanıyor bu teklifiniz?” sorusu üzerine Erdoğan, Afrika kıtasındaki ülkelerin bu teklifi epeyce önemsediğini söz etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu biçimde konuştu:
“Çünkü bir evvel gelenler bu biçimde gelmediler. Onlar vurup geçtiler. Bizim üzere paylaşmak, birlikte kazanmak, onların kitabında yok. Zira kapitalist zihniyette bu biçimde bir şey kelam konusu olabilir mi? Hele çağdaş kapitalizmde hiç yok. Bunlar kapitalizmin cani evlatları. O çağdaş kapitalizm, bunlara neyi yüklediyse onlar da bunun gereğini yaptılar. hiç bir şey bırakmadılar. Buralara helikopterlerle gelirler, o ocakların olduğu yerlere inerler, altın, elmas, gümüş, aklınıza ne gelirse bütün ocakları sömürürler, alıp kendi ülkelerine taşırlarmış. Oradaki garipler ölmüş, bitmiş, yok olmuş, umurlarında değil. Bunların bütün işi o yer altındaki zenginlikler. Onları da esasen orada bırakmadılar, aldılar kendi ülkelerine taşıdılar.”
“Fransa medyası ve siyaseti sizin Afrika’ya yönelik ilginizin ne manaya geldiğini hayli yeterli idrak ediyor. Lakin maalesef bizim ülkemizde de ‘Ne işimiz var Afrika’da’ biçiminde yorumlar yapıldı. Fransızlar bu işin ehemmiyetini fazlaca önemli anlaşmışken, ülkemizde bir kesim de maalesef bunu itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Erdoğan, “Şu anda Afrika şunu epeyce âlâ görüyor, fazlaca uygun anlıyor, diyorlar ki ‘Sizin buraya gelişleriniz artık Batı’nın Afrika ile olan münasebetlerini de derdest ediyor. Afrikalı şad. Bütün sıkıntı artık bizim Afrika’yı uyandırmamız, ayağa kaldırmamız. Bizim iş adamlarımızın oradaki yatırımları inşallah Afrika’yı önemli manada uyanışa geçirecek.” karşılığını verdi.
“Afrika’da FETÖ ile ilgili bir çöküş başladı”
“Togo’da yaptığınız dörtlü tepe sonunda DAEŞ ve Boko Horom ile bir arada FETÖ birinci defa Afrika özelinde milletlerarası bir metne terör örgütü olarak girdi. Hem bunu birebir vakitte Afrika’daki varlığımızın FETÖ ile uğraş açısından değerini kıymetlendirir misiniz?” sorusuna Erdoğan, şu cevabı verdi:
“Bir kez Afrika’da önemli manada FETÖ ile ilgili bir çöküş başladı. Şu anda fazlaca önemli sayıda okul Maarif Vakfımıza devroldu. Maarif Vakfımız, 19 ülkede FETÖ iltisaklı 216 okulu devraldı. Şu anda bir Nijerya’da ayakta. Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ile yaptığımız toplantıda natürel bu mevzuyu da ele aldık. Lakin biroldukça Afrika ülkesinde hamdolsun bize, Maarif Vakfımıza iştirakler oldu. Maarif Vakfına olan bu iştirakler aslına bakarsanız FETÖ’nün artık buralarda çöküşü manasına gelir. Bu, süratle da devam ediyor. FETÖ, Güney Afrika’da da yavaş yavaş çökmeye başladı.”
(Sürecek)
Erdoğan, Angola, Togo ve Nijerya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ait soruları yanıtladı.
Yalnızca bu tablonun bile tek başına Türkiye’nin Afrika kıtasıyla alakalarını geliştirme konusundaki kararlılığının somut göstergesi olduğuna işaret eden Erdoğan, bu seyahatte Angola, Togo, Burkina Faso, Liberya ve Nijerya cumhurbaşkanlarıyla yaptığı görüşmelerde, ikili ilgiler ile bölgesel hususları etraflıca ele aldıklarını aktardı.
Angola’da, Angola Ulusal Meclisine hitap ettiğini, Türkiye-Angola İş Forumu’nda karşılıklı yatırım ve iş imkanlarını değerlendirdiklerini lisana getiren Erdoğan, Angola Cumhurbaşkanı Joao Manuel Lourenço ile eğitimden güvenliğe, iktisattan kültürel hayata kadar her alanda alakaları geliştirme konusunda bir kere daha mutabık kaldıklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togo temaslarının bu ülke ile son devirde bakan seviyesinde gerçekleştirilen karşılıklı ziyaretlerle yakalanan ivmeyi daha da pekiştirdiğine işaret ederek, Togo Cumhurbaşkanı Faure Essozimna Gnassingbe ile terörle uğraş ve bölgesel sorunlar başta olmak üzere biroldukça mevzuyu ele aldıklarını, siyasi ve askeri alanda iş birliğini ilerletme isteğini teyit ettiklerini söylemiş oldu.
Lome’de ayrıyeten Burkina Faso Cumhurbaşkanı Christian Kabore ve Liberya Cumhurbaşkanı George Manneh Weah ile de görüştüklerini anımsatan Erdoğan, şöyleki konuştu:
İstanbul’da yapılacak Üçüncü Türkiye-Afrika İktisat ve İşbirliği Forumu’nun kapanış oturumuna katılacaklarını bildiren Erdoğan, bir daha İstanbul’da 17-18 Aralık’ta Üçüncü Türkiye-Afrika İştirak Doruğu’nda kıta ile bağları ve iş birliğini taçlandıracaklarını vurguladı.
“Bayraktar, sayın bir insandı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ziyaretine ait değerlendirmesinin akabinde basın mensuplarının problemlerini yanıtladı.
Gazetecilerin, “Baykar İdare Şurası Lideri Özdemir Bayraktar’ın vefatı niçiniyle başsağlığı dileklerini iletmeleri” üzerine Erdoğan, “Allah razı olsun, sağ olun. Nitekim Özdemir Beyefendi için son vakit içinderda daima yerli-milli sözlerini kullanıyoruz. Bütün bunların yanında onunla yaklaşık 40 yıllık ağabey-kardeşliğimiz var, dostluğumuz var.” karşılığını verdi.
Kendisinin Refah Partisi Vilayet Lideri olduğu periyotta, Bayraktar’ın da vilayet idare şurasında bulunduğunu tabir eden Erdoğan, şunları kaydetti:
“Muhterem bir insandı, mütevazı bir insandı, işinin dört dörtlük ehli bir insandı. Evlatlarını da gerek Haluk gerek Selçuk gerek Ahmet olsun, hepsini bu vatan için hayli epey güzel yetiştirdi. Daima büyüyen, gelişen bir yatırımın içerisinde oldular. İHA, SİHA alanına girişleri hakikaten çok daha farklıydı. Bir kere kararlı bir insandı. Bir şeye azmettiği vakit, üzerine giderek onu bitirme noktasında kuvvetli bir azmi vardı. Hakikaten bu İHA,SİHA’ların geliştirilmesi de bu biçimde oldu. Birinci başbakan olduğumuz periyotta, malum Amerika, İHA olayında işi biraz gevşetti, uzattı. Çok uzun sürmedi, Özdemir Ağabey, İHA ile ilgili adımı çocuklarıyla birlikte attı. Olağan bu biçimde küçük bir atölye üzere bir yerde işe başladı, akabinde işi geliştirip büyüttü. En kıymetli yanı da bu adımları attıktan itibaren oğulları Haluk ve Selçuk’la birlikte kah Güneydoğu kah Doğu Anadolu’da bizim askerlere bunların uçuştaki eğitimini veriyorlardı. Bunlardan bir tanesi de Yarbay’ımız Melih Gülova’ydı. O Yarbay’ımız çabucak sonrasında şehit olmuştu. Orada onlara verilen eğitimin görüntülerini, fotoğraflarını bana gösteriyorlardı. bu biçimde bir aşkla bu işleri sürdürüyordu. Hatta ‘Yarbay’ım sana verdiğim kelamı tutacağım, hiç tasa etme’ diye bir sözü de vardı ve verdiği kelamı tuttu, o Yarbay’ın katillerini daima gömdük.”
Bayraktar’ın epeyce uzun müddettir rahatsızlığının olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Afrika’ya hareket etmemden bir gün evvel hastaneye varıp kendisiyle helalleştim. Helalleştikten daha sonra da yola çıktık. Yeri cennet olsun. Rabb’im inşallah sevgili habibine daima birlikte bizi komşu eyler. Tabutunu fabrikaya getirdiler. Orada 3500-4000 genç mühendis var, onlarla da helalleşti. Hamdolsun çocukları da tıpkı biçimde babalarının müsaadeden gidiyorlar.” tabirlerini kullandı.
“FETÖ’nün Nijerya’da önemli bir altyapısı var”
“Afrika temaslarınız milletlerarası medyada da geniş yer buldu. Ziyaret ettiğiniz üç ülkede de Türkiye’ye ve şahsınıza yönelik ağır sevgi ortaya kondu. Bugüne kadar 30 farklı Afrika ülkesine toplam 41 ziyaret gerçekleştirdiniz. Afrika niye kıymetli?” sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
“Arkadaşlarla bir plan yapmıştık. Togo’da yaptığımız toplantıda de gündeme geldi. Bu planda da nasip olursa inşallah Liberya, Burkina Faso üzere birbirine yakın olan öbür ülkeleri ziyaret edeyim diyorum. Bilhassa Sahraaltı bölgesini dolaşalım istiyorum. Güney Afrika’ya daha evvel gittim ancak güneye gerçek da inip buraya tekrar gitmekte yarar var. Güney Afrika, natürel bölgenin adeta en canlı ülkesi. Üstelik savunma endüstrisinde de Güney Afrika fazlaca kuvvetli. bir arada atabileceğimiz hayli kuvvetli adımlar var. Doğal FETÖ’nün de maalesef Nijerya’da önemli bir altyapısı var. Burada Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ile etraflıca bunları görüştük. Artık ‘İstihbarat liderlerimize talimatı verelim’ dedik, mutabık kaldık ve istihbarat liderlerimizi çalıştırıp, Nijerya’da da FETÖ’nün üzerine gideceğiz. Burada bir üniversitesi, bir de hastanesi falan var. Bunları devralma talebimizi de görüştük. Dedi ki ‘Ben bu biçimde size Sıhhat Bakanı’mı göndereyim, sizdeki sıhhat sistemini ve hastaneleri yerinde incelesin. Sizin bu alanda başarılı olduğunuzu biliyorum.’ ‘Buyursunlar, gelsinler’ dedik. Artık Sıhhat Bakanı’nı kısa vakitte Türkiye’ye gönderecek.”
Türkiye’nin Afrika’daki bu dönüşümünün durmaması gerektiğine işaret eden Erdoğan, “Afrika’da bizim yapacağımız daha epey işler var. İş adamlarımızın Angola’daki toplantısı çok verimli oldu. Fakat yetmiyor, bundan daha sonra bunun takibi gerekiyor.” dedi.
“Onlar da kazanacak, biz de kazanacağız”
Angola’nın en değerli özelliğinin, yeraltı zenginliklerinin fazlalığı olduğunu, ülkede altın, bakır, çinko ve kurşunun bulunduğunu aktaran Erdoğan, “Bizimle bir paylaşım içerisinde kazan-kazan temeline bakılırsa adım atın diyorlar. Elmas yatakları da epey ileri derecede. Fransızlar bunları sömürdü. Lakin bunlar bu işin farkına hayli geç vardılar.” diye konuştu.
Türkiye’nin kaygısının buraları sömürmek olmadığının altını çizen Erdoğan, şu biçimde devam etti:
“Tam bilakis biz ‘Yardımcı olalım, hem onlara kazandıralım tıpkı vakitte biz kazanalım’ diyoruz. örneğin Angola petrol noktasında da sıradan yeterli yerde. O adımları atacak olursak bunlarla birlikte bizim yatırımcılarımız, girişimcilerimiz de fazlaca önemli kazanım sağlarlar. Angola’da şu anda bizim yatırımcılarımız yatırım ortasında. Burada bununla birlikte çeşitli liman vesaire üzere çalışmalarını da sürdürüyorlar. Doğal gaz ve güç noktasında arkadaşlarımızın attığı adımlar var. Bunların attığı bu adımlarla birlikte aramızdaki insani bağlantıları hayli daha yeterli bir pozisyona getirmiş olacağız. Olağan birileri de bunun farkında. ‘Elimizden gidiyor’ diye kaygı ediyorlar. Zira bunlar daima tek taraflı çalıştılar. Biz o denli değiliz. Onlar da kazanacak, biz de kazanacağız. Olağan bunların tekrar oralara girmeleri de kolay kolay mümkün olmayacak. Düşünün Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ‘Bizim 1 milyon insanımızı öldürdüler’ diyor. Fransızlar birebir biçimde Cezayir’de 1 milyon insan öldürdüler. Ruanda’da 700 bin insanı öldürdüler. Bunu dediğiniz vakit kuduruyorlar. Onlara göre bunları teşhir etmeyeceksin, söylemeyeceksin.”
“Garipler ölmüş, bitmiş, umurlarında değil”
“Afrika ülkeleri gerek İngilizler gerek Fransızlar tarafınca yıllarce sömürüldü. Bugün hala o sömürüden izler duruyor. Siz ‘beraber kazanma’ teklifini öne sürdünüz. O bölge için bunu yapan birinci ve tek başkansınız. Afrika kıtasında nasıl karşılanıyor bu teklifiniz?” sorusu üzerine Erdoğan, Afrika kıtasındaki ülkelerin bu teklifi epeyce önemsediğini söz etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu biçimde konuştu:
“Çünkü bir evvel gelenler bu biçimde gelmediler. Onlar vurup geçtiler. Bizim üzere paylaşmak, birlikte kazanmak, onların kitabında yok. Zira kapitalist zihniyette bu biçimde bir şey kelam konusu olabilir mi? Hele çağdaş kapitalizmde hiç yok. Bunlar kapitalizmin cani evlatları. O çağdaş kapitalizm, bunlara neyi yüklediyse onlar da bunun gereğini yaptılar. hiç bir şey bırakmadılar. Buralara helikopterlerle gelirler, o ocakların olduğu yerlere inerler, altın, elmas, gümüş, aklınıza ne gelirse bütün ocakları sömürürler, alıp kendi ülkelerine taşırlarmış. Oradaki garipler ölmüş, bitmiş, yok olmuş, umurlarında değil. Bunların bütün işi o yer altındaki zenginlikler. Onları da esasen orada bırakmadılar, aldılar kendi ülkelerine taşıdılar.”
“Fransa medyası ve siyaseti sizin Afrika’ya yönelik ilginizin ne manaya geldiğini hayli yeterli idrak ediyor. Lakin maalesef bizim ülkemizde de ‘Ne işimiz var Afrika’da’ biçiminde yorumlar yapıldı. Fransızlar bu işin ehemmiyetini fazlaca önemli anlaşmışken, ülkemizde bir kesim de maalesef bunu itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Erdoğan, “Şu anda Afrika şunu epeyce âlâ görüyor, fazlaca uygun anlıyor, diyorlar ki ‘Sizin buraya gelişleriniz artık Batı’nın Afrika ile olan münasebetlerini de derdest ediyor. Afrikalı şad. Bütün sıkıntı artık bizim Afrika’yı uyandırmamız, ayağa kaldırmamız. Bizim iş adamlarımızın oradaki yatırımları inşallah Afrika’yı önemli manada uyanışa geçirecek.” karşılığını verdi.
“Afrika’da FETÖ ile ilgili bir çöküş başladı”
“Togo’da yaptığınız dörtlü tepe sonunda DAEŞ ve Boko Horom ile bir arada FETÖ birinci defa Afrika özelinde milletlerarası bir metne terör örgütü olarak girdi. Hem bunu birebir vakitte Afrika’daki varlığımızın FETÖ ile uğraş açısından değerini kıymetlendirir misiniz?” sorusuna Erdoğan, şu cevabı verdi:
“Bir kez Afrika’da önemli manada FETÖ ile ilgili bir çöküş başladı. Şu anda fazlaca önemli sayıda okul Maarif Vakfımıza devroldu. Maarif Vakfımız, 19 ülkede FETÖ iltisaklı 216 okulu devraldı. Şu anda bir Nijerya’da ayakta. Nijerya Cumhurbaşkanı Sayın Buhari ile yaptığımız toplantıda natürel bu mevzuyu da ele aldık. Lakin biroldukça Afrika ülkesinde hamdolsun bize, Maarif Vakfımıza iştirakler oldu. Maarif Vakfına olan bu iştirakler aslına bakarsanız FETÖ’nün artık buralarda çöküşü manasına gelir. Bu, süratle da devam ediyor. FETÖ, Güney Afrika’da da yavaş yavaş çökmeye başladı.”
(Sürecek)