AK Parti Sözcüsü Çelik: “Terörle gayret kuvvetli bir biçimde devam ediyor” AK Parti Sözcüsü Çelik: “Terörle gayret kuvvetli bir biçimde devam ediyor”
“Sadece bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir”
“Engellenen 126 aksiyon terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsü DEAŞ’ın, 1 hareket ise çok sol örgütlerinin girişimiydi”
“P18 dikilitaşının küçültülmüş bir kopyası Birleşmiş Milletler binasının bahçesinde kalıcı olarak sergilenmeye başlayacak”
“Mısırla bağlantılarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor”
ANKARA – AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle çabanın kuvvetli bir biçimde devam ettiğini belirterek, “Sadece bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir. Engellenen 126 hareket terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsü DEAŞ’ın, 1 hareket ise çok sol örgütlerinin girişimiydi” dedi.
AK Parti Merkez Yürütme Şurası (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantı daha sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle çabanın kuvvetli bir biçimde devam ettiğini vurgulayarak, “Terörle gayret Türkiye’nin ulusal bütünlüğünü, unsurunu, demokrasisini korumak için haklı ve legal bir çaba. Bu uğurda büyük fedakarlıklar sergileniyor. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize de şükranlarımızı söz ediyoruz. Sakarya Zafer’i ulusal gayret dönüm noktasıdır. Bizi bu topraklardan silmeye çalışan vatanımıza göz diken güçlere karşı verdiğimiz çabanın dönüm noktalarından bir adedidir. Burada düşmana dur denilerek varlığımızın daim olacağı bir kez daha ilan edilmiştir. O büyük uğraşta emeği geçenlere başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün emeği geçenlere hürmetlerimizi sunuyoruz. Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının o sıkıntı şartlarda verdiği çaba bu toprakların ebediyen vatanımız olacağını o sıkıntı şartlarda bütün dünyaya kuvvetli bir lisanla anlattı. Bugün tıpkı iradenin devam ettiğini tabir etmek istiyorum” dedi.
“P18 dikilitaşı BM’nin bahçesinde sergilenecek”
Bu sene Göbeklitepe’deki 12 bin yıl öncesine tarihlenen 2018’de UNESCO dünya mirası listesine kaydedilen P18 dikilitaşının küçültülmüş bir kopyasının Birleşmiş Milletler binasının bahçesinde kalıcı olarak sergilenmeye başlayacağını belirten Çelik, “İnsanoğlunun en eski tarihine kodlanan Göbeklitepe’deki bu yapıtın Anadolu’dan çıkmış bu yapıtın Birleşmiş Milletler bahçesinde sergilenecek olması Anadolu’nun dünya için ne kadar büyük bir merkez olduğunun bir defa daha ilanı olacaktır” dedi.
“Aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor”
Diyarbakır annelerinin evlat nöbetinin 3 Eylül’de 3. yılına girdiğini hatırlatan Çelik, “Diyarbakır anneleriyle bir arada İzmir’de, Van’da, Şırnak’ta, Hakkari’de, Muş’ta, evlatları terör örgütü tarafınca dağa kaçırılan aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor. AK Parti MYK’sında bilsinler ki Diyarbakır anneleri olmak üzere bu ismini saydığım vilayetlerde ve öteki vilayetlerdeki anneler de her vakit gündemimizdedir. Terörle çaba operasyonları kuvvetli bir biçimde devam ediyor. İçişleri ve Ulusal Savunma Bakanlıklarımızın uyumunda epey kuvvetli bir biçimde terörle uğraş ediliyor. İçişleri Bakanlığı’mızın Eren operasyonları 15 bölgede sürüyor. Terörün her gün yeni bir boyutuyla karşı karşıya kalıyoruz. İnsanlık düşmanı bir yapı olan teröre karşı verdiğimiz bu çaba beraberinde bir insanlık savunmasıdır. Tabi güvenlik güçlerimiz yalnızca görünenle değil bununla birlikte kamuoyunun dikkatine gelmeyen epeyce değerli operasyonlara imza atıyorlar. Yalnızca bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir” dedi.
“Engellenen 126 aksiyon terör örgütü PKK’nın, 3 hareket teşebbüsü DEAŞ’ın”
Engellenen 126 hareketin terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsünün DEAŞ’ın 1 hareketin ise çok sol örgütlerinin teşebbüsü olduğunu belirten Çelik, “Bu kararlı çabayı veren bütün güvenlik güçlerimize teşekkürlerimizi söz etmek istiyoruz. Terör örgütünün yönetici takımına dönük operasyonlar, İçişleri Bakanlığı, MİT, Ulusal Savunma Bakanlığı bütün bu ünitelerin uyumuyla kuvvetli bir biçimde devam ediyor” halinde konuştu.
Okulların açıldığını belirten Çelik, “Pandemi periyodunda Ulusal Eğitim ve Sıhhat Bakanlığımız koordinesinde okulları açık tutma, çocukları yüz yüze eğitime hazırlama faaliyetini büyük bir hassasiyetle yürütüyor. Ulusal Eğitim Bakanımız alınan önlemleri gelinen basamaklarla karşılaşılan zorlukları ve bunlara karşı bir karşılık üretildiğini kuvvetli bir biçimde sık sık bilgilendirerek paylaşıyor” dedi.
“Son 18 yılda okul öncesi eğitime erişen öğrenci sayısı yaklaşık olarak 4 kat artmıştır”
AK Parti periyodunda okul öncesi eğitime erişimin artmasının hayli değerli bir olgu olduğunu vurgulayan Çelik, “Çünkü çocukları okula hazırlamak, öğrenciler ortası muvaffakiyet farklarını en aza indirme konusunda okul öncesi eğitim kritik bir rol oynuyor. 2002 ile 2020 yılları içinde okul öncesi eğitime erişim 320 binden 1 milyon 225 bin’e yükselmiştir. Yani son 18 yılda okul öncesi eğitime erişen öğrenci sayısı yaklaşık olarak 4 kat artmıştır. Başka değerli başarılardan bir tanesi orta öğretimde okullaşma oranının yükselmiş olmasıdır. 4+4+4 eğitim sistemiyle 12 yıllık kesintisiz eğitime geçmemiz bu noktada büyük rol oynadı. Bu sayede 2002 yılında yüzde 50.57 olan ortaöğretimde okullaşma oranı 2020 yılında 87.93’e ulaşmıştır. Doğal Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın bütçesi daima olarak artırılmıştır.
2002-2020 yılları içinde yılda yaklaşık 17 katına eğitime ayrılan toplam bütçe, yatırıma ayrılan ise 5 katına çıkarılmıştır. Eğitim alanındaki asıl özne öğretmenlerimizdir. Öğretmenlerimize yapılan yatırımdır. 2002-2020 yılları içinde öğretmen sayımızı okul öncesinde 13 bin 356’dan 95 bin 49’a çıkarmıştık. İlköğretimde 370 bin 303’ten 677 bin 915’e, orta öğretimde 138 bin 956’dan 382 bin 109’a yükselttik. Bu sayede öğretmen başına düşen öğrenci sayısı azaldı. 2002 yılından bu yana öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ilköğretim kademesinde 27 den 17 ye, ortaöğretim kademesinde 17’den 14’e düşürülmüştür. Pansiyon kapasitesinin yükseltilmesi konusunda değerli adımlar atılmıştır. Fiyatsız ders kitabı dağıtımı değerli bir dönüm noktasıdır. Performans artışı memleketler arası öğrenci kıymetlendirme programı PISA’da Türkiye 2018 yılındaki döngüde matematik ve fen alanındaki en yüksek puanlarına ulaşmıştır” tabirlerini kullandı.
“Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bağışlanacak ve kitap çeşitli lisanlarda yayımlanacaktır”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” kitabının yayımlandığını bildiren Çelik, “Burada bir konuşmalar derlemesi olarak değil daha müstakil görüşler olarak bu kitap hayata geçmiş oldu. Bu kitap hem Cumhurbaşkanımızın liderliğinde siyasetimizin ve ülkemizin çeşitli konulardaki yaklaşımlarını ve tabi ki liderlik ettiği mevzuları net bir biçimde anlatıyor. En değerli konulardan bir tanesi global ölçekteki ayrımcılık. Birleşmiş Milletlerdeki ikili standart problemidir. Kuşkusuz BM’nin meşruiyet, fonksiyonellik, temsil, kapsayıcılık üzere epeyce önemli meseleleri var. Burada Cumhurbaşkanımız BM toplantılarına katıldığında yüksek sesle bunları söz etti. Cumhurbaşkanımız tarafınca dillendirilen ıslahat muhtaçlığı daha fazlaca kimseler tarafınca dillendiriliyor. Bu veto konusundaki imtiyazın ortadan kalkması ve temsildeki adaletin sağlanması üzere konularda bir kitapta yalnızca tenkit değil beraberinde Türkiye ismine yapılan teklifleri okumakta mümkün olacaktır. Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bağışlanacak ve kitap çeşitli lisanlarda yayımlanacaktır” dedi.
“Mısırla bağlarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor”
Konuşmasında Mısır ile olan bağları de pahalandıran Çelik, “Mısırla bağlantılarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor. Daha evvel Kahire’de gerçekleştirilen toplantının ikinci basamağı Ankara’da gerçekleşti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Mısır ülkemizin kıymetli ortaklarından bir tanesi. Haftalık 21 sefer ile THY Afrika kıtasına en çok uçuşu Kahire’ye gerçekleştiriyor. 2020 yılında toplam ticaret hacmimiz 4,85 milyar dolar olarak gerçekleşti. Tabi Mısır’la ikili alakaların yanı sıra konuşmamız gereken öteki sorunlar var. Libya, Suriye, Irak, Filistin ve Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri Mısır ile konuşmamız gereken sıkıntılar. Hem alakaların olağanlaştırılması birebir vakitte iki kuvvetli ülkenin bu bahsetmiş olduğum problemlerde daha ortaklaşan strateji üretme konusunda ilerlemesi memnuniyet vericidir. Buradan kardeş mısır halkına selamlarımızı iletiyoruz” cümlelerini kullandı.
“Türkiye Kabil büyükelçiliğini kapatmamıştır”
Afganistan’daki gündemi bütün dünya üzere yakından takip ettiklerini belirten Çelik, “NATO’nun Afganistan’dan çekilmesiyle fiili güç olan Taliban alanda denetimi ele aldı. 15 Ağustos itibariyle ülke genelinde büyük oranda hakimiyetini kurdu ve Kabil’i ele geçirdi. Afganistan’daki yabancı askerlerin tamamı 31 Ağustos tarihinde ülkeden ayrılmış oldu. Biliyorsunuz Taliban’la Ahmet Mesut güçleri içinde birtakım çatışmalar çıkmıştı. Onlarda 5 eylül prestijiyle Taliban’ın hakimiyet sağlamasıyla sona ermiş oldu. NATO takviye misyonunun sona ermesiyle bizim askerlerimiz 25 Ağustos’ta ülkemize dönmüş oldular. Türkiye Kabil büyükelçiliğini kapatmamıştır. Bu Afganistan’ın dünya ile kontağını sağlayan epey değerli bir faaliyet. Bizim dışımızda, Pakistan, Rusya, Çim ve İran büyükelçilikleri faaliyetlerini sürdürüyorlar. Şu evrede doğal süreksiz bir hükümet kuruldu. Bunun gereğince kapsayıcı olduğunu söyleyemeyiz. Bundan daha sonraki adımların daha kapsayıcı olması konusunda takiplerimizi sürdüreceğiz. Bayan hakları konusunda geçmişte yaşanan acıların ve meşakkatlerin yaşanmamasını temin ediyoruz. Afganistan’daki geçiş hükümeti ile iş birliğine memleketler arası toplum temkinli yaklaşıyor. Bu bahsetmiş olduğum insan hakları ve bayan hakları konusu bildirilerin verilmesi ve tesirli olması için bu bağlantıları kesmek değil milletlerarası toplum ilgileri sürdürerek bu bildirilerin tesirli olmasını sağlayabilir. Memleketler arası toplumun daha sağduyulu davranması gerekir. Birtakım siyasetçiler bizim oradaki gücü tanıdığımızı belirttiler.
Büyükelçilikteki yetkililer Afganistan’daki yetkililerle görüştüğü vakit resmi, birebir biçimde fiili durumu getiren Taliban yetkilileriyle görüştüğünüzde fiili bir durum ortaya koymuş oluyorsunuz. Bunlarla ilgili konuşurken daha derinlemesine bilgi sahibi olarak konuşmakta yarar vardır” diye konuştu.
“Bir Fransız firması DAEŞ’i desteklemiş”
Artık aynısının Suriye’de yapıldığını görüyoruz. Artık yeni bir şey çıktı. Bir Fransız firması Suriye iç savaşında DEAŞ’ı üstelik Fransa bâtın servisinin bilgisi dahilinde desteklemiş. Bu tabi insanlığa karşı işlenen firmanın faaliyeti insanlığa karşı işlenen hatalara örnektir. Problem Fransız yargıtayına taşınıyor. ve Fransız yargıtayı da firmanın yargılanabilmesinin önünü açan bir karar açıyor. Üstelik firmanın DEAŞ ile olan ilgisinde hem Fransız iç dış ve askeri istihbarat servislerinin daima olarak devrede olduğuna dair argümanlar da bu türlü yargılanmış olacak. ötürüsıyla Fransız yargıtayının buradaki sonucu terörist kümeye verilen fonların aslında terörizmi finanse etmek manasına geldiği formundadır. Türkiye Suriyeli Türkmenlere yardım gönderdiği vakit Türkiye’yi yasa dışı yapılarla bağlı göstermek isteyenlerin en çok sesinin çıktığı yerlerden bir tanesi Fransa idi. Fakat artık gördük ki Fransız askeri istihbarat örgütlerinin bilgisi dahilinde DEAŞ ile temaslı bir ekip kurumlar ortaya çıkıyor. Bunların Türkiye hakkında DEAŞ ile alanda göğüs göğse çarpışan Türkiye hakkında söylemiş oldukleri palavraların bir öbür sözüdür. Bu mevzuyu da kuvvetli bir biçimde takip edeceğiz” sözlerini kullandı.
“Sadece bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir”
“Engellenen 126 aksiyon terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsü DEAŞ’ın, 1 hareket ise çok sol örgütlerinin girişimiydi”
“P18 dikilitaşının küçültülmüş bir kopyası Birleşmiş Milletler binasının bahçesinde kalıcı olarak sergilenmeye başlayacak”
“Mısırla bağlantılarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor”
ANKARA – AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle çabanın kuvvetli bir biçimde devam ettiğini belirterek, “Sadece bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir. Engellenen 126 hareket terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsü DEAŞ’ın, 1 hareket ise çok sol örgütlerinin girişimiydi” dedi.
AK Parti Merkez Yürütme Şurası (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantı daha sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle çabanın kuvvetli bir biçimde devam ettiğini vurgulayarak, “Terörle gayret Türkiye’nin ulusal bütünlüğünü, unsurunu, demokrasisini korumak için haklı ve legal bir çaba. Bu uğurda büyük fedakarlıklar sergileniyor. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize de şükranlarımızı söz ediyoruz. Sakarya Zafer’i ulusal gayret dönüm noktasıdır. Bizi bu topraklardan silmeye çalışan vatanımıza göz diken güçlere karşı verdiğimiz çabanın dönüm noktalarından bir adedidir. Burada düşmana dur denilerek varlığımızın daim olacağı bir kez daha ilan edilmiştir. O büyük uğraşta emeği geçenlere başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün emeği geçenlere hürmetlerimizi sunuyoruz. Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının o sıkıntı şartlarda verdiği çaba bu toprakların ebediyen vatanımız olacağını o sıkıntı şartlarda bütün dünyaya kuvvetli bir lisanla anlattı. Bugün tıpkı iradenin devam ettiğini tabir etmek istiyorum” dedi.
“P18 dikilitaşı BM’nin bahçesinde sergilenecek”
Bu sene Göbeklitepe’deki 12 bin yıl öncesine tarihlenen 2018’de UNESCO dünya mirası listesine kaydedilen P18 dikilitaşının küçültülmüş bir kopyasının Birleşmiş Milletler binasının bahçesinde kalıcı olarak sergilenmeye başlayacağını belirten Çelik, “İnsanoğlunun en eski tarihine kodlanan Göbeklitepe’deki bu yapıtın Anadolu’dan çıkmış bu yapıtın Birleşmiş Milletler bahçesinde sergilenecek olması Anadolu’nun dünya için ne kadar büyük bir merkez olduğunun bir defa daha ilanı olacaktır” dedi.
“Aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor”
Diyarbakır annelerinin evlat nöbetinin 3 Eylül’de 3. yılına girdiğini hatırlatan Çelik, “Diyarbakır anneleriyle bir arada İzmir’de, Van’da, Şırnak’ta, Hakkari’de, Muş’ta, evlatları terör örgütü tarafınca dağa kaçırılan aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor. AK Parti MYK’sında bilsinler ki Diyarbakır anneleri olmak üzere bu ismini saydığım vilayetlerde ve öteki vilayetlerdeki anneler de her vakit gündemimizdedir. Terörle çaba operasyonları kuvvetli bir biçimde devam ediyor. İçişleri ve Ulusal Savunma Bakanlıklarımızın uyumunda epey kuvvetli bir biçimde terörle uğraş ediliyor. İçişleri Bakanlığı’mızın Eren operasyonları 15 bölgede sürüyor. Terörün her gün yeni bir boyutuyla karşı karşıya kalıyoruz. İnsanlık düşmanı bir yapı olan teröre karşı verdiğimiz bu çaba beraberinde bir insanlık savunmasıdır. Tabi güvenlik güçlerimiz yalnızca görünenle değil bununla birlikte kamuoyunun dikkatine gelmeyen epeyce değerli operasyonlara imza atıyorlar. Yalnızca bu yıl içerisinde ülkemizde 130 terör hareketini güvenlik güçlerimiz engellemiştir” dedi.
“Engellenen 126 aksiyon terör örgütü PKK’nın, 3 hareket teşebbüsü DEAŞ’ın”
Engellenen 126 hareketin terör örgütü PKK’nın, 3 aksiyon teşebbüsünün DEAŞ’ın 1 hareketin ise çok sol örgütlerinin teşebbüsü olduğunu belirten Çelik, “Bu kararlı çabayı veren bütün güvenlik güçlerimize teşekkürlerimizi söz etmek istiyoruz. Terör örgütünün yönetici takımına dönük operasyonlar, İçişleri Bakanlığı, MİT, Ulusal Savunma Bakanlığı bütün bu ünitelerin uyumuyla kuvvetli bir biçimde devam ediyor” halinde konuştu.
Okulların açıldığını belirten Çelik, “Pandemi periyodunda Ulusal Eğitim ve Sıhhat Bakanlığımız koordinesinde okulları açık tutma, çocukları yüz yüze eğitime hazırlama faaliyetini büyük bir hassasiyetle yürütüyor. Ulusal Eğitim Bakanımız alınan önlemleri gelinen basamaklarla karşılaşılan zorlukları ve bunlara karşı bir karşılık üretildiğini kuvvetli bir biçimde sık sık bilgilendirerek paylaşıyor” dedi.
“Son 18 yılda okul öncesi eğitime erişen öğrenci sayısı yaklaşık olarak 4 kat artmıştır”
AK Parti periyodunda okul öncesi eğitime erişimin artmasının hayli değerli bir olgu olduğunu vurgulayan Çelik, “Çünkü çocukları okula hazırlamak, öğrenciler ortası muvaffakiyet farklarını en aza indirme konusunda okul öncesi eğitim kritik bir rol oynuyor. 2002 ile 2020 yılları içinde okul öncesi eğitime erişim 320 binden 1 milyon 225 bin’e yükselmiştir. Yani son 18 yılda okul öncesi eğitime erişen öğrenci sayısı yaklaşık olarak 4 kat artmıştır. Başka değerli başarılardan bir tanesi orta öğretimde okullaşma oranının yükselmiş olmasıdır. 4+4+4 eğitim sistemiyle 12 yıllık kesintisiz eğitime geçmemiz bu noktada büyük rol oynadı. Bu sayede 2002 yılında yüzde 50.57 olan ortaöğretimde okullaşma oranı 2020 yılında 87.93’e ulaşmıştır. Doğal Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın bütçesi daima olarak artırılmıştır.
2002-2020 yılları içinde yılda yaklaşık 17 katına eğitime ayrılan toplam bütçe, yatırıma ayrılan ise 5 katına çıkarılmıştır. Eğitim alanındaki asıl özne öğretmenlerimizdir. Öğretmenlerimize yapılan yatırımdır. 2002-2020 yılları içinde öğretmen sayımızı okul öncesinde 13 bin 356’dan 95 bin 49’a çıkarmıştık. İlköğretimde 370 bin 303’ten 677 bin 915’e, orta öğretimde 138 bin 956’dan 382 bin 109’a yükselttik. Bu sayede öğretmen başına düşen öğrenci sayısı azaldı. 2002 yılından bu yana öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ilköğretim kademesinde 27 den 17 ye, ortaöğretim kademesinde 17’den 14’e düşürülmüştür. Pansiyon kapasitesinin yükseltilmesi konusunda değerli adımlar atılmıştır. Fiyatsız ders kitabı dağıtımı değerli bir dönüm noktasıdır. Performans artışı memleketler arası öğrenci kıymetlendirme programı PISA’da Türkiye 2018 yılındaki döngüde matematik ve fen alanındaki en yüksek puanlarına ulaşmıştır” tabirlerini kullandı.
“Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bağışlanacak ve kitap çeşitli lisanlarda yayımlanacaktır”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” kitabının yayımlandığını bildiren Çelik, “Burada bir konuşmalar derlemesi olarak değil daha müstakil görüşler olarak bu kitap hayata geçmiş oldu. Bu kitap hem Cumhurbaşkanımızın liderliğinde siyasetimizin ve ülkemizin çeşitli konulardaki yaklaşımlarını ve tabi ki liderlik ettiği mevzuları net bir biçimde anlatıyor. En değerli konulardan bir tanesi global ölçekteki ayrımcılık. Birleşmiş Milletlerdeki ikili standart problemidir. Kuşkusuz BM’nin meşruiyet, fonksiyonellik, temsil, kapsayıcılık üzere epeyce önemli meseleleri var. Burada Cumhurbaşkanımız BM toplantılarına katıldığında yüksek sesle bunları söz etti. Cumhurbaşkanımız tarafınca dillendirilen ıslahat muhtaçlığı daha fazlaca kimseler tarafınca dillendiriliyor. Bu veto konusundaki imtiyazın ortadan kalkması ve temsildeki adaletin sağlanması üzere konularda bir kitapta yalnızca tenkit değil beraberinde Türkiye ismine yapılan teklifleri okumakta mümkün olacaktır. Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bağışlanacak ve kitap çeşitli lisanlarda yayımlanacaktır” dedi.
“Mısırla bağlarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor”
Konuşmasında Mısır ile olan bağları de pahalandıran Çelik, “Mısırla bağlantılarımızda bir olağanlaşma süreci yaşanıyor. Daha evvel Kahire’de gerçekleştirilen toplantının ikinci basamağı Ankara’da gerçekleşti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Mısır ülkemizin kıymetli ortaklarından bir tanesi. Haftalık 21 sefer ile THY Afrika kıtasına en çok uçuşu Kahire’ye gerçekleştiriyor. 2020 yılında toplam ticaret hacmimiz 4,85 milyar dolar olarak gerçekleşti. Tabi Mısır’la ikili alakaların yanı sıra konuşmamız gereken öteki sorunlar var. Libya, Suriye, Irak, Filistin ve Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri Mısır ile konuşmamız gereken sıkıntılar. Hem alakaların olağanlaştırılması birebir vakitte iki kuvvetli ülkenin bu bahsetmiş olduğum problemlerde daha ortaklaşan strateji üretme konusunda ilerlemesi memnuniyet vericidir. Buradan kardeş mısır halkına selamlarımızı iletiyoruz” cümlelerini kullandı.
“Türkiye Kabil büyükelçiliğini kapatmamıştır”
Afganistan’daki gündemi bütün dünya üzere yakından takip ettiklerini belirten Çelik, “NATO’nun Afganistan’dan çekilmesiyle fiili güç olan Taliban alanda denetimi ele aldı. 15 Ağustos itibariyle ülke genelinde büyük oranda hakimiyetini kurdu ve Kabil’i ele geçirdi. Afganistan’daki yabancı askerlerin tamamı 31 Ağustos tarihinde ülkeden ayrılmış oldu. Biliyorsunuz Taliban’la Ahmet Mesut güçleri içinde birtakım çatışmalar çıkmıştı. Onlarda 5 eylül prestijiyle Taliban’ın hakimiyet sağlamasıyla sona ermiş oldu. NATO takviye misyonunun sona ermesiyle bizim askerlerimiz 25 Ağustos’ta ülkemize dönmüş oldular. Türkiye Kabil büyükelçiliğini kapatmamıştır. Bu Afganistan’ın dünya ile kontağını sağlayan epey değerli bir faaliyet. Bizim dışımızda, Pakistan, Rusya, Çim ve İran büyükelçilikleri faaliyetlerini sürdürüyorlar. Şu evrede doğal süreksiz bir hükümet kuruldu. Bunun gereğince kapsayıcı olduğunu söyleyemeyiz. Bundan daha sonraki adımların daha kapsayıcı olması konusunda takiplerimizi sürdüreceğiz. Bayan hakları konusunda geçmişte yaşanan acıların ve meşakkatlerin yaşanmamasını temin ediyoruz. Afganistan’daki geçiş hükümeti ile iş birliğine memleketler arası toplum temkinli yaklaşıyor. Bu bahsetmiş olduğum insan hakları ve bayan hakları konusu bildirilerin verilmesi ve tesirli olması için bu bağlantıları kesmek değil milletlerarası toplum ilgileri sürdürerek bu bildirilerin tesirli olmasını sağlayabilir. Memleketler arası toplumun daha sağduyulu davranması gerekir. Birtakım siyasetçiler bizim oradaki gücü tanıdığımızı belirttiler.
Büyükelçilikteki yetkililer Afganistan’daki yetkililerle görüştüğü vakit resmi, birebir biçimde fiili durumu getiren Taliban yetkilileriyle görüştüğünüzde fiili bir durum ortaya koymuş oluyorsunuz. Bunlarla ilgili konuşurken daha derinlemesine bilgi sahibi olarak konuşmakta yarar vardır” diye konuştu.
“Bir Fransız firması DAEŞ’i desteklemiş”
Artık aynısının Suriye’de yapıldığını görüyoruz. Artık yeni bir şey çıktı. Bir Fransız firması Suriye iç savaşında DEAŞ’ı üstelik Fransa bâtın servisinin bilgisi dahilinde desteklemiş. Bu tabi insanlığa karşı işlenen firmanın faaliyeti insanlığa karşı işlenen hatalara örnektir. Problem Fransız yargıtayına taşınıyor. ve Fransız yargıtayı da firmanın yargılanabilmesinin önünü açan bir karar açıyor. Üstelik firmanın DEAŞ ile olan ilgisinde hem Fransız iç dış ve askeri istihbarat servislerinin daima olarak devrede olduğuna dair argümanlar da bu türlü yargılanmış olacak. ötürüsıyla Fransız yargıtayının buradaki sonucu terörist kümeye verilen fonların aslında terörizmi finanse etmek manasına geldiği formundadır. Türkiye Suriyeli Türkmenlere yardım gönderdiği vakit Türkiye’yi yasa dışı yapılarla bağlı göstermek isteyenlerin en çok sesinin çıktığı yerlerden bir tanesi Fransa idi. Fakat artık gördük ki Fransız askeri istihbarat örgütlerinin bilgisi dahilinde DEAŞ ile temaslı bir ekip kurumlar ortaya çıkıyor. Bunların Türkiye hakkında DEAŞ ile alanda göğüs göğse çarpışan Türkiye hakkında söylemiş oldukleri palavraların bir öbür sözüdür. Bu mevzuyu da kuvvetli bir biçimde takip edeceğiz” sözlerini kullandı.