Son Dakika! Kılıçdaroğlu, Meclis’teki bütçe görüşmelerinde epeyce sert konuştu: Enflasyon yüzde 21 ise siyaseti bırakırım CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bütçe görüşmelerinde konuştu. Enflasyon konusuna değinen Kılıçdaroğlu, sert sözlerle hükümete yüklendi.
“SİYASETİ BIRAKIRIM”
Kılıçdaroğlu, “Yıllık enflasyon 21.31’miş. Saray’dan talimat gittiğini bilmiyor muyuz? ENAG, bu işin uzmanları 3.5 değil 9.91 aylık, yıllık yüzde 58 diyor. Hangisi gerçek? TÜİK’in verdiği mi hakikat? Rastgele bir bakkal ‘yıllık enflasyon yüzde 21’ desin, siyaseti bırakacağım.” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından başlıklar şöyleki:
“SAYIŞTAY’A MÜDAHALE EDEN KİM?”
“Sayıştay raporları değiştiriliyorsa, yürütmenin korktuğu bir şey var. Gerçek raporda dünyanın yolsuzluğu var, buraya gelende bir şey yok. Sayın Bakan “Biz bütün ayrıntıları verdik” dedi. Sayıştay’ın Plan ve Bütçe Kurulu’ndaki temsilcisine kelam vermediler. Şayet denetlenen kurum, Sayıştay denetçisine bilgi, doküman vermiyorsa yürütme TBMM’ye hesap vermiyor demektir. Sayıştay’a müdahale eden kim? Beni üzen nokta TBMM seçimle gelen birisini, kendi imzayla bütçe yazan birisinin gelip burada bütçeyi anlatmamasıdır. Bu parlamentonun saygınlığına gölge düşürür. Gelip anlattılar, pembe bir tablo anlattılar. Yangında bile “Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla söndürmeye başladık” diyorlar. Onların bir hatası yok. Tek kişilik hükümette, bütçeyi gelip sunacak olan tek kişidir. Hangi münasebetle yaptığını bilmeliyiz, bizim sorularımıza da açık ve net karşılık vermeli.
“TBMM VESAYET ALTINDA DEMEKTİR”
Meclis’in prestijini bırakmadınız. Bakanlar milletvekillerinin sorularına cevap vermiyorsa, Meclis kolay bir kurumdur demektir. Anayasada yazıyor, 15 gün ortasında yanıt vermiyorlar. Türkiye’de bir kişi karar verir, her şey olur noktasına geldik. Tüm milletvekillerinin samimi olması lazım. 600 kişi, toplumun nezdinde prestijsiz kişi olarak algılanıyor şu anda. Sorularına bile karşılık verilmiyor. Bu süreç bu biçimde devam ederse, TBMM vesayet altında demektir. Milletvekili sorularına karşılık verilmezse, Sayıştay raporları değiştirilirse, o parlamento yürütmenin vesayeti altındadır.
“DİLİMİZDE TÜY BİTTİ”
Ekonomik krizin geldiğini söylemiş olduk. Ekonomik ve Toplumsal Kurul toplanmadı. Endüstricinin, emekçinin sıkıntısı ne, bunları öğrenmedin. Çiftçinin, emeklinin, çalışanın kaygısı var, dinleyin bunları. Lisanımızda tüy bitti. Bir kişi “her şeyi ben bilirim” diyorsa dünyanın en bilgisiz adamıdır. Ekonomik Toplumsal Kurul, anayasal bir kurumdur. Anayasal bir kurumu çalıştırmıyorsun. Bu kurulun niye toplanmadığını sormanız lazım. Bizi arıyorlar “siz söyleyin” diye.
“HERKES BİRBİRİNİN KUYUSUNU KAZIYOR”
Bu bütçe hangi sorunu çözüyor, çiftçinin sorunu çözüyor mu? Gübre fiyatlarından haberler i var mı bunların? Saray’a bakıyorlar, her insanın durumu epeyce güzel. Orası güya Bizans sarayı, herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Devlet kendi çiftçisiyle rekabet eder mi? Dışarıdan daha değerliye buğday getiriyorsun, kendi çiftçine ödemiyorsun. Ben esnafı, çiftçiyi, turizmciyi dinliyorum siz kimi dinliyorsunuz? Saray’da birbirlerini dinliyorlar.
“ESNAFIN HANGİ KAYGISINI ÇÖZÜYOR?”
Fiyat istikrarını sağlamakla bakılırsavli kurum Merkez Bankası’dır. Merkez Bankası’nı iğdiç ettiler. Oradan bu yetkiyi alıp Fiyat İstikrar Komitesi’ne verdiler. Komite kaç kez toplandı? Esnafın hangi kaygısını çözüyor? Esnaf sattığı malın yerine yenisini alamıyor. 2 liraya sattığı 4 lira, 4 liraya sattığı 8 lira oluyor. AK Parti’nin saygıdeğer milletvekillileri, ülkeyi o denli bir hale getirdiler ki ülkede saat başı etiket değiştiren elemanlar istihdam ediliyor.
128 MİLYAR DOLAR
Merkez Bankası’nı o denli bir hale getirdiler ki 128 milyar dolar buharlaştı. Bir protokol yapıyorlar, damada teslim ediyorlar. Damat ile kayınpeder ne yaptılar 128 milyar doları? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormak benim de vazifem, sizin de vazifeniz. Sormanız lazım. Birisi de “128 milyar dolar hiç olmadı” diyor ve sizin sıralarınızda milletvekili olarak oturuyor.
“BUNLARIN HİÇBİRİ ULUSAL DEĞİL”
Bu hükümet partiler nezdinde de dünya nezdinde de prestiji olmayan tek kişilik bir hükümettir. Şunu sordunuz mu, “Kendi vatandaşımdan niye dolarla, altınla, avroyla borçlanıyorum?” Bunların hiç biri ulusal değil, oturan bakanların da hiç birisi ulusal değil. Kendi parası bedel kazansın diye uğraş etmeyip de Türk parası pul haline gelsin diye çalışan biri.
“TÜRK LİRASINI BU HALE NASIL GETİRİYORLAR”
Vatandaşın da inancı dolar. Bankalardaki mevduatların yüzde 63’ü dolar. Vatandaş topladığı parayı dolar olarak avro olarak bankalarda tutuyor. Daha da artacak. Krediyle dolar alıyor, dolar alıp bankaya atıyor. Türk lirasını bu hale nasıl getiriyorlar? Ben soruyorum, siz de rahat soramıyorsanız, kapılar gerisinde sorun.
Bir devlet bir kişinin iki dudağına teslim edilmez. hiç bir vakit bu ülkenin insanların töresinde devlet bir şahsa teslim edilmedi. 2018’den daha sonra devlet teslim edildi. aslına bakarsanız “hükümet” değil “kabine” diyor. Erdoğan “Ben hiç bir vakit faizci olmadım” diyor. Bütün faizcilerin, tefecilerin tek umudu Erdoğan’dır. Teminatı de umudu da Erdoğan’dır.
İktisat Haberleri
“SİYASETİ BIRAKIRIM”
Kılıçdaroğlu, “Yıllık enflasyon 21.31’miş. Saray’dan talimat gittiğini bilmiyor muyuz? ENAG, bu işin uzmanları 3.5 değil 9.91 aylık, yıllık yüzde 58 diyor. Hangisi gerçek? TÜİK’in verdiği mi hakikat? Rastgele bir bakkal ‘yıllık enflasyon yüzde 21’ desin, siyaseti bırakacağım.” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından başlıklar şöyleki:
“SAYIŞTAY’A MÜDAHALE EDEN KİM?”
“Sayıştay raporları değiştiriliyorsa, yürütmenin korktuğu bir şey var. Gerçek raporda dünyanın yolsuzluğu var, buraya gelende bir şey yok. Sayın Bakan “Biz bütün ayrıntıları verdik” dedi. Sayıştay’ın Plan ve Bütçe Kurulu’ndaki temsilcisine kelam vermediler. Şayet denetlenen kurum, Sayıştay denetçisine bilgi, doküman vermiyorsa yürütme TBMM’ye hesap vermiyor demektir. Sayıştay’a müdahale eden kim? Beni üzen nokta TBMM seçimle gelen birisini, kendi imzayla bütçe yazan birisinin gelip burada bütçeyi anlatmamasıdır. Bu parlamentonun saygınlığına gölge düşürür. Gelip anlattılar, pembe bir tablo anlattılar. Yangında bile “Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla söndürmeye başladık” diyorlar. Onların bir hatası yok. Tek kişilik hükümette, bütçeyi gelip sunacak olan tek kişidir. Hangi münasebetle yaptığını bilmeliyiz, bizim sorularımıza da açık ve net karşılık vermeli.
“TBMM VESAYET ALTINDA DEMEKTİR”
Meclis’in prestijini bırakmadınız. Bakanlar milletvekillerinin sorularına cevap vermiyorsa, Meclis kolay bir kurumdur demektir. Anayasada yazıyor, 15 gün ortasında yanıt vermiyorlar. Türkiye’de bir kişi karar verir, her şey olur noktasına geldik. Tüm milletvekillerinin samimi olması lazım. 600 kişi, toplumun nezdinde prestijsiz kişi olarak algılanıyor şu anda. Sorularına bile karşılık verilmiyor. Bu süreç bu biçimde devam ederse, TBMM vesayet altında demektir. Milletvekili sorularına karşılık verilmezse, Sayıştay raporları değiştirilirse, o parlamento yürütmenin vesayeti altındadır.
“DİLİMİZDE TÜY BİTTİ”
Ekonomik krizin geldiğini söylemiş olduk. Ekonomik ve Toplumsal Kurul toplanmadı. Endüstricinin, emekçinin sıkıntısı ne, bunları öğrenmedin. Çiftçinin, emeklinin, çalışanın kaygısı var, dinleyin bunları. Lisanımızda tüy bitti. Bir kişi “her şeyi ben bilirim” diyorsa dünyanın en bilgisiz adamıdır. Ekonomik Toplumsal Kurul, anayasal bir kurumdur. Anayasal bir kurumu çalıştırmıyorsun. Bu kurulun niye toplanmadığını sormanız lazım. Bizi arıyorlar “siz söyleyin” diye.
“HERKES BİRBİRİNİN KUYUSUNU KAZIYOR”
Bu bütçe hangi sorunu çözüyor, çiftçinin sorunu çözüyor mu? Gübre fiyatlarından haberler i var mı bunların? Saray’a bakıyorlar, her insanın durumu epeyce güzel. Orası güya Bizans sarayı, herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Devlet kendi çiftçisiyle rekabet eder mi? Dışarıdan daha değerliye buğday getiriyorsun, kendi çiftçine ödemiyorsun. Ben esnafı, çiftçiyi, turizmciyi dinliyorum siz kimi dinliyorsunuz? Saray’da birbirlerini dinliyorlar.
“ESNAFIN HANGİ KAYGISINI ÇÖZÜYOR?”
Fiyat istikrarını sağlamakla bakılırsavli kurum Merkez Bankası’dır. Merkez Bankası’nı iğdiç ettiler. Oradan bu yetkiyi alıp Fiyat İstikrar Komitesi’ne verdiler. Komite kaç kez toplandı? Esnafın hangi kaygısını çözüyor? Esnaf sattığı malın yerine yenisini alamıyor. 2 liraya sattığı 4 lira, 4 liraya sattığı 8 lira oluyor. AK Parti’nin saygıdeğer milletvekillileri, ülkeyi o denli bir hale getirdiler ki ülkede saat başı etiket değiştiren elemanlar istihdam ediliyor.
128 MİLYAR DOLAR
Merkez Bankası’nı o denli bir hale getirdiler ki 128 milyar dolar buharlaştı. Bir protokol yapıyorlar, damada teslim ediyorlar. Damat ile kayınpeder ne yaptılar 128 milyar doları? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormak benim de vazifem, sizin de vazifeniz. Sormanız lazım. Birisi de “128 milyar dolar hiç olmadı” diyor ve sizin sıralarınızda milletvekili olarak oturuyor.
“BUNLARIN HİÇBİRİ ULUSAL DEĞİL”
Bu hükümet partiler nezdinde de dünya nezdinde de prestiji olmayan tek kişilik bir hükümettir. Şunu sordunuz mu, “Kendi vatandaşımdan niye dolarla, altınla, avroyla borçlanıyorum?” Bunların hiç biri ulusal değil, oturan bakanların da hiç birisi ulusal değil. Kendi parası bedel kazansın diye uğraş etmeyip de Türk parası pul haline gelsin diye çalışan biri.
“TÜRK LİRASINI BU HALE NASIL GETİRİYORLAR”
Vatandaşın da inancı dolar. Bankalardaki mevduatların yüzde 63’ü dolar. Vatandaş topladığı parayı dolar olarak avro olarak bankalarda tutuyor. Daha da artacak. Krediyle dolar alıyor, dolar alıp bankaya atıyor. Türk lirasını bu hale nasıl getiriyorlar? Ben soruyorum, siz de rahat soramıyorsanız, kapılar gerisinde sorun.
Bir devlet bir kişinin iki dudağına teslim edilmez. hiç bir vakit bu ülkenin insanların töresinde devlet bir şahsa teslim edilmedi. 2018’den daha sonra devlet teslim edildi. aslına bakarsanız “hükümet” değil “kabine” diyor. Erdoğan “Ben hiç bir vakit faizci olmadım” diyor. Bütün faizcilerin, tefecilerin tek umudu Erdoğan’dır. Teminatı de umudu da Erdoğan’dır.
İktisat Haberleri