Türk mali piyasalarında son günlerde dalga uzunluğunun bir nebze de olsun azaldığını görüyoruz. Türk beşerinin barometresi pozisyonunda USDTRY kuru, haftanın son süreç gününü 13,55 düzeylerinde izafî olarak sakin bir seyir izleyerek tamamladı. Alternatif piyasalarda ise, Cuma günü Borsa İstanbul cephesinde adeta yaprak kıpırdamazken, 10 yıllık tahvilin bileşik faizi haftayı 1 tam puan gerileme ile %24 düzeyinden tamamladı.
TCMB’nin enflasyon dinamikleri ve piyasa beklentileri ile örtüşmeyen faiz atakları akabinde, siyaset faizi %19 düzeyinden %14 düzeyine gerilese de, piyasa faizlerinin tümünde yükseliş taraflı bir seyir izleniyor. Bu da piyasa transfer düzeneğinin fonksiyonsuz olduğu manasına geliyor (bakınız grafik).
Cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu datalarına göre, konut satış Aralık ayında 226,500 ile Temmuz 2020 ayında gerçekleşen 229,357 daha sonrası Türkiye tarihinin ikinci en yüksek aylık satış sayısını kaydetti. Hatırlarsanız, TL’nin 2021 yılının son 3 ayında kaydettiği erime akabinde, enflasyona karşı deneyimli olan yurtiçi yerleşiklerin fizikî eserlere (konut, arsa, araba…) yatırım iştahını artacağını söylemiştik. Bu bağlamda, yatırımcıların varlıklarının kıymetinin erimemesi ismine (enflasyonist ortamda) konut piyasasında bir müddet daha uzunluk göstermeye devam edeceklerini düşünüyoruz. Yabancılara satışın ise Aralık ayında tarihi dorukta olduğunun altını çizelim (bakınız grafik).
Cuma günü Bloomberg ajansına konuşan Bakan Nebati, kur muhafazalı mevduat eserinin büyüklüğünün 128 milyar TL’yi geçtiğine yer verirken, bunun da %15’inin dövizden döndüğünün altını çizdi. Kaba bir matematikle, yaklaşık 1,5 milyar dolar civarında DTH bozumu olduğu bu açıklama ile anlıyoruz. Bakan Nebati, enflasyonun Ocak ayında tepe yapacağına dikkat çekerken, 2023 yılında bir daha tek haneye gerileyeceğine vurgu yaptı.
Bakan Nebati’nin enflasyon konusunda tezli konuşmasının olduğu bir günde, TCMB, piyasa iştirakçileri anketinin Ocak ayı sonuçlarını deklare etti. Buna nazaran, öngörülebilir vakit diliminde, enflasyon beklentilerinin yükseldiğine şahit oluyoruz. 50 kişinin katıldığı ankete bakılırsa, yıl sonu TÜFE enflasyon beklentisi %29,8 düzeyine yükselirken, 12 ay daha sonrasına ait beklenti ise %21,4’dan %25,4 düzeyine ; 24 ay daha sonrasına ait TÜFE enflasyon beklentisi ie %14,4’den %15,5’e yükseldi. İştirakçilerin yıl sonu USDTRY kuru beklentisi ise 16,13 düzeyinde gerçekleşti.
Küresel piyasalarda ise 2022 yılında nazaranceli olarak hakim olan tatsız seyri, Cuma günü yerini kararsız bir seyre terk ettiğini gördük. Enflasyon global arenanın bir numaralı gündem unsuru olurken ve buna bağlı olarak merkez bankalarının yavaş yavaş daha sıkı bir para siyaseti duruşuna geçmeye hazırlandıkları bir periyotta, faiz artırım konusunda kafların da yeterlice karışmaya başladığını görüyoruz. ABD’de son 39 yılın doruğunda yükselen enflasyon ve bunun getirdiği yüksek faiz artırım beklentisini piyasaları bu yıl 4 kere faiz artırımına göre hesap kitap yapmaya zorlarken, JP Morgan CEO’su bu yıl FED’in 6-7 defa faiz artırımına gidebileceğini deklare etti. Her ne kadar enflasyon ve faiz artırım beklentisi kol kol gitse de, Cuma günü ABD’de açıklanan ve iktisadın sıhhati açısından kıymetli bir bilgi olarak takip edilen perakende satışlar verisinin zayıf sonuçlanması da büyüme riskini ön plana taşıdı.
Bu minvalde, pandemi ile bir arada risk iştahının göstergesi haline gelen ABD teknoloji borsası Nasdaq, 2022 yılına güzel bir başlangıç yapamayıp geride bıraktığımız hafta son 3 ayın en düşük düzeyine gerilemesi akabinde gelen reaksiyon alımları ile haftanın son iş gününü hudutlu da olsa yükselişle tamamladı. Pay senetlerine yönelik görüşümüz ise değişmedi. Kısa vadede, piyasaların FED kaygısı ile kararsız hatta daha satıcılı engebelli bir patikada seyir izlemesini beklerken, enflasyonist ortamda pay senetlerinin yılı -geçen yılki getirileri yakalaması güç olsa da- tatmin edici bir getiri ile tamamlayacağını öngörüyoruz.
Batı/Rusya gerginliğinin Ukrayna ekseninde büyümeye devam ettiğini not emek gerekiyor. Haftasonu okuduğumuz değerlendirmelerde, Trump’ı bilakis Biden NATO’ya daha fazla mana yüklerken, Rusya ise NATO’nun genişlemesinden açık bir biçimde rahatsızlık duyuyor. Öte yandan Avrupa güç krizi yaşarken, güç meblağlarının yükseliyor olması da Rus iktisadını destekliyor. Gerek artan talep gerekse de tırmanan jeopolitik risklerin gölgesinde Brent cinsi petrolün varil fiyatı bu sabah 86 dolar ile bir daha son 3 yılın doruğunu zorluyor. Brent’te 86,70 dolar üzeri haftalık kapanışlarda teknik manada 100 dolar gayemizi muhafazaya devam ediyoruz.
Dönelim tekrar Rusya’ya. Ukrayna ekseninde görüşmelerin sonuçsuz kalması akabinde Ukrayna hükümeti ve büyükelçilikleri de amaç alan 10’dan fazla internet sitesi Cuma günü siber atakla çöktü. BBC haberine göre, taarruzdan etkilenenler içinde İngiltere, ABD ve İsveç’teki büyükelçiliklerin yanı sıra dışişleri ve eğitim bakanlıkları da var. Hücumun gerisinde kimin olduğu çabucak hemen belirli olmasa da, ABD Rusya’yı suçladı. Ukrayna hükümeti uzun müddettir hududa 100 bin asker yığan Rusya’nın ağır baskısı altında olduğunu bir sefer daha not edelim.
Güç fiyatlarının artıyor olması ve Avrupa’nın güç krizi yaşaması Rusya’nın işine gelirken, ABD’de ise bunun karşılığı daha da yüksek bir enflasyon! ABD’de Kasım’da orta seçimlerde demokratları sıkıntı bir müddetç beklerken, onaylanma oranı süratle düşen ve zayıf bir profil sergileyen Biden’ın da tüm bunların üzerine eklenmesi, Rusya’nın elini daha da güçlendiriyor. Biden ve Putin’in ise yeterli bir diyaloğu olduğu ve görüşme kanallarının açık olması ise şimdilik gerginliğin denetimli bir tabanda ilerleyeceğini bizlere anlatıyor.
Yeni güne, Asya piyasalarında, Çin’den gelen büyüme sayılarının olumlu havası ile başlıyoruz. 2021’in son çeyreğinde Çin iktisadı iddiaların üzerinde %4,0 büyürken 2021 yılı büyümesi de %8 olan beklentinin üzerinde %8,1 olarak gerçekleşti. Reuters haberine göre, aralık ayında perakende satışlar %3,7 olan varsayımın pek altında %1,7 yükselirken, sanayi üretimi beklentinin üzerinde bir performans kaydetti. Pandeminin tüketici harcamalarının azalmasına niye olduğuna işaret etmesi, Beijing’i para siyasetini daha da gevşetmeye yönetebileceğini düşünüyoruz.
Çin’in ekonomik büyümesinin bölge borsalarında bu sabah bir nebze de olsun alım iştahının kabarttığın söyleyebiliriz. Şangay borsası %0,6 üstte süreç görürken, gösterge endeks Tokyo borsası ise %0,8 üstte. Güney Kore borsasının ise, Kuzey’de füze denemeleri ile bu sabah %1,4 aşağıda süreç gördüğüne tanıklık ediyoruz. Güney Kore ordusunun bildirdiğine nazaran, Kuzey Kore Pazartesi günü başşehri Pyongyang’daki bir havaalanından iki kuşkulu kısa menzilli balistik füze ateşledi; bu ay genişleyen füze cephaneliğini göstermek için bunun dördüncü test olduğunu not etmek gerekiyor.
ABD tahvil faizleri kritik bir eşik olarak gördüğümüz kabaca %1,70 düzeyinin üzerinde haftalık kapanış yaparak üst taraflı isteğin açık olduğunu gösterdi. Geçen hafta, doların piyasa faizi olan gösterge 10 yıllık tahvillerin yükselmesine karşın, doların piyasa kuru olan DXY’in son 5 haftanın en düşük düzeyine gerilediğine tanıklık etmiştik. Bu bağlamda, hoş bir teknik görünüm sergileyen GBPUSD paritesinin de haftayı 1,37 hududunda tamamlaması, Sterlin’in yükselme isteğinin devam ettiği manasında yorumlamaya devam ediyoruz. Sterlin tarafında uzun durumlarımızı müdafaaya devam ediyoruz.
Altın ve gümüş şimdilik heyecan yaratmadan dar bantta salınmaya devam ederken, Bitcoin ise 39,600 – 42,100 bandından takviye bulması akabinde hala daha arzuladığımız ivmeyi yakalayabilmiş değil.
Bugün ABD piyasaları tatil niçiniyle kapalı pozisyonda olacak. Açık olan ABD borsalarının vadeli süreçlerinde ise sonlu olsa da kırmızı rengin hakim olduğunu görüyoruz. İçinde bulunduğumuz haftada, Perşembe günü TCMB’nin olağan PPK toplantısı ön planda olsa da, faizlerin sabit tutulacağı kanaatindeyiz. İçeride bugün bütçe istikrarı takip edilecek; dışarıda ise dikkatler ABD şirket finansalları üzerinde olacak.
iktisatbank.com
TCMB’nin enflasyon dinamikleri ve piyasa beklentileri ile örtüşmeyen faiz atakları akabinde, siyaset faizi %19 düzeyinden %14 düzeyine gerilese de, piyasa faizlerinin tümünde yükseliş taraflı bir seyir izleniyor. Bu da piyasa transfer düzeneğinin fonksiyonsuz olduğu manasına geliyor (bakınız grafik).
Cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu datalarına göre, konut satış Aralık ayında 226,500 ile Temmuz 2020 ayında gerçekleşen 229,357 daha sonrası Türkiye tarihinin ikinci en yüksek aylık satış sayısını kaydetti. Hatırlarsanız, TL’nin 2021 yılının son 3 ayında kaydettiği erime akabinde, enflasyona karşı deneyimli olan yurtiçi yerleşiklerin fizikî eserlere (konut, arsa, araba…) yatırım iştahını artacağını söylemiştik. Bu bağlamda, yatırımcıların varlıklarının kıymetinin erimemesi ismine (enflasyonist ortamda) konut piyasasında bir müddet daha uzunluk göstermeye devam edeceklerini düşünüyoruz. Yabancılara satışın ise Aralık ayında tarihi dorukta olduğunun altını çizelim (bakınız grafik).
Cuma günü Bloomberg ajansına konuşan Bakan Nebati, kur muhafazalı mevduat eserinin büyüklüğünün 128 milyar TL’yi geçtiğine yer verirken, bunun da %15’inin dövizden döndüğünün altını çizdi. Kaba bir matematikle, yaklaşık 1,5 milyar dolar civarında DTH bozumu olduğu bu açıklama ile anlıyoruz. Bakan Nebati, enflasyonun Ocak ayında tepe yapacağına dikkat çekerken, 2023 yılında bir daha tek haneye gerileyeceğine vurgu yaptı.
Bakan Nebati’nin enflasyon konusunda tezli konuşmasının olduğu bir günde, TCMB, piyasa iştirakçileri anketinin Ocak ayı sonuçlarını deklare etti. Buna nazaran, öngörülebilir vakit diliminde, enflasyon beklentilerinin yükseldiğine şahit oluyoruz. 50 kişinin katıldığı ankete bakılırsa, yıl sonu TÜFE enflasyon beklentisi %29,8 düzeyine yükselirken, 12 ay daha sonrasına ait beklenti ise %21,4’dan %25,4 düzeyine ; 24 ay daha sonrasına ait TÜFE enflasyon beklentisi ie %14,4’den %15,5’e yükseldi. İştirakçilerin yıl sonu USDTRY kuru beklentisi ise 16,13 düzeyinde gerçekleşti.
Küresel piyasalarda ise 2022 yılında nazaranceli olarak hakim olan tatsız seyri, Cuma günü yerini kararsız bir seyre terk ettiğini gördük. Enflasyon global arenanın bir numaralı gündem unsuru olurken ve buna bağlı olarak merkez bankalarının yavaş yavaş daha sıkı bir para siyaseti duruşuna geçmeye hazırlandıkları bir periyotta, faiz artırım konusunda kafların da yeterlice karışmaya başladığını görüyoruz. ABD’de son 39 yılın doruğunda yükselen enflasyon ve bunun getirdiği yüksek faiz artırım beklentisini piyasaları bu yıl 4 kere faiz artırımına göre hesap kitap yapmaya zorlarken, JP Morgan CEO’su bu yıl FED’in 6-7 defa faiz artırımına gidebileceğini deklare etti. Her ne kadar enflasyon ve faiz artırım beklentisi kol kol gitse de, Cuma günü ABD’de açıklanan ve iktisadın sıhhati açısından kıymetli bir bilgi olarak takip edilen perakende satışlar verisinin zayıf sonuçlanması da büyüme riskini ön plana taşıdı.
Bu minvalde, pandemi ile bir arada risk iştahının göstergesi haline gelen ABD teknoloji borsası Nasdaq, 2022 yılına güzel bir başlangıç yapamayıp geride bıraktığımız hafta son 3 ayın en düşük düzeyine gerilemesi akabinde gelen reaksiyon alımları ile haftanın son iş gününü hudutlu da olsa yükselişle tamamladı. Pay senetlerine yönelik görüşümüz ise değişmedi. Kısa vadede, piyasaların FED kaygısı ile kararsız hatta daha satıcılı engebelli bir patikada seyir izlemesini beklerken, enflasyonist ortamda pay senetlerinin yılı -geçen yılki getirileri yakalaması güç olsa da- tatmin edici bir getiri ile tamamlayacağını öngörüyoruz.
Batı/Rusya gerginliğinin Ukrayna ekseninde büyümeye devam ettiğini not emek gerekiyor. Haftasonu okuduğumuz değerlendirmelerde, Trump’ı bilakis Biden NATO’ya daha fazla mana yüklerken, Rusya ise NATO’nun genişlemesinden açık bir biçimde rahatsızlık duyuyor. Öte yandan Avrupa güç krizi yaşarken, güç meblağlarının yükseliyor olması da Rus iktisadını destekliyor. Gerek artan talep gerekse de tırmanan jeopolitik risklerin gölgesinde Brent cinsi petrolün varil fiyatı bu sabah 86 dolar ile bir daha son 3 yılın doruğunu zorluyor. Brent’te 86,70 dolar üzeri haftalık kapanışlarda teknik manada 100 dolar gayemizi muhafazaya devam ediyoruz.
Dönelim tekrar Rusya’ya. Ukrayna ekseninde görüşmelerin sonuçsuz kalması akabinde Ukrayna hükümeti ve büyükelçilikleri de amaç alan 10’dan fazla internet sitesi Cuma günü siber atakla çöktü. BBC haberine göre, taarruzdan etkilenenler içinde İngiltere, ABD ve İsveç’teki büyükelçiliklerin yanı sıra dışişleri ve eğitim bakanlıkları da var. Hücumun gerisinde kimin olduğu çabucak hemen belirli olmasa da, ABD Rusya’yı suçladı. Ukrayna hükümeti uzun müddettir hududa 100 bin asker yığan Rusya’nın ağır baskısı altında olduğunu bir sefer daha not edelim.
Güç fiyatlarının artıyor olması ve Avrupa’nın güç krizi yaşaması Rusya’nın işine gelirken, ABD’de ise bunun karşılığı daha da yüksek bir enflasyon! ABD’de Kasım’da orta seçimlerde demokratları sıkıntı bir müddetç beklerken, onaylanma oranı süratle düşen ve zayıf bir profil sergileyen Biden’ın da tüm bunların üzerine eklenmesi, Rusya’nın elini daha da güçlendiriyor. Biden ve Putin’in ise yeterli bir diyaloğu olduğu ve görüşme kanallarının açık olması ise şimdilik gerginliğin denetimli bir tabanda ilerleyeceğini bizlere anlatıyor.
Yeni güne, Asya piyasalarında, Çin’den gelen büyüme sayılarının olumlu havası ile başlıyoruz. 2021’in son çeyreğinde Çin iktisadı iddiaların üzerinde %4,0 büyürken 2021 yılı büyümesi de %8 olan beklentinin üzerinde %8,1 olarak gerçekleşti. Reuters haberine göre, aralık ayında perakende satışlar %3,7 olan varsayımın pek altında %1,7 yükselirken, sanayi üretimi beklentinin üzerinde bir performans kaydetti. Pandeminin tüketici harcamalarının azalmasına niye olduğuna işaret etmesi, Beijing’i para siyasetini daha da gevşetmeye yönetebileceğini düşünüyoruz.
Çin’in ekonomik büyümesinin bölge borsalarında bu sabah bir nebze de olsun alım iştahının kabarttığın söyleyebiliriz. Şangay borsası %0,6 üstte süreç görürken, gösterge endeks Tokyo borsası ise %0,8 üstte. Güney Kore borsasının ise, Kuzey’de füze denemeleri ile bu sabah %1,4 aşağıda süreç gördüğüne tanıklık ediyoruz. Güney Kore ordusunun bildirdiğine nazaran, Kuzey Kore Pazartesi günü başşehri Pyongyang’daki bir havaalanından iki kuşkulu kısa menzilli balistik füze ateşledi; bu ay genişleyen füze cephaneliğini göstermek için bunun dördüncü test olduğunu not etmek gerekiyor.
ABD tahvil faizleri kritik bir eşik olarak gördüğümüz kabaca %1,70 düzeyinin üzerinde haftalık kapanış yaparak üst taraflı isteğin açık olduğunu gösterdi. Geçen hafta, doların piyasa faizi olan gösterge 10 yıllık tahvillerin yükselmesine karşın, doların piyasa kuru olan DXY’in son 5 haftanın en düşük düzeyine gerilediğine tanıklık etmiştik. Bu bağlamda, hoş bir teknik görünüm sergileyen GBPUSD paritesinin de haftayı 1,37 hududunda tamamlaması, Sterlin’in yükselme isteğinin devam ettiği manasında yorumlamaya devam ediyoruz. Sterlin tarafında uzun durumlarımızı müdafaaya devam ediyoruz.
Altın ve gümüş şimdilik heyecan yaratmadan dar bantta salınmaya devam ederken, Bitcoin ise 39,600 – 42,100 bandından takviye bulması akabinde hala daha arzuladığımız ivmeyi yakalayabilmiş değil.
Bugün ABD piyasaları tatil niçiniyle kapalı pozisyonda olacak. Açık olan ABD borsalarının vadeli süreçlerinde ise sonlu olsa da kırmızı rengin hakim olduğunu görüyoruz. İçinde bulunduğumuz haftada, Perşembe günü TCMB’nin olağan PPK toplantısı ön planda olsa da, faizlerin sabit tutulacağı kanaatindeyiz. İçeride bugün bütçe istikrarı takip edilecek; dışarıda ise dikkatler ABD şirket finansalları üzerinde olacak.
iktisatbank.com