Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Sözcüsü Emre Polat, hükümetin Türk Lirası’na döviz garantisi getiren adımını kıymetlendirdi.
“Memlekette estirilen düğün bayram havası büsbütün içi boş bir illüzyondan ibaret” diyen Polat, “Ne yani şu anda doların 2 TL’den 13 TL’ye çıkmasına mı sevineceğiz, halaylar tutacağız?” sorusunu sordu ve şu değerlendirmeyi yaptı; “Önce Doları 18 TL’nin üzerine çıkardılar daha sonra da inanılmaz, harikulade, hiç kimsenin aklına gelmeyen, dahiyane formülleriyle 13’e mi çektiler. Hayır. Ülkede değişen hiç bir şey yok, iktisat bir daha bildiğiniz üzere. Değişen yalnızca ülkemiz, büsbütün doların, yani kapitalizmin esiri haline geldi. Evvelce bağımsız bir Merkez bankamız vardı. En azından faiz oranlarını belirleyebiliyordu. daha sonra Sayın Erdoğan onu da kendi belirlemeye başladı. Fakat o da yetmedi, dedi ki, ‘hayır faiz oranını aslında ben belirlemiyorum ve belirmeyeceğim. Faizi de Kapitalizm belirlesin. ’Artık faiz de, Merkez Bankası da, ülke iktisadı de, hepsi doların, yani kapitalizmin buyruğunda.”
“Helal ile haramı birbirine karıştırdılar”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz konusunda yaptığı, “Benden öbür bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Karar bu. Faiz zengini daha güçlü, yoksulu daha yoksul yapar. Kararı o denli bayağı bir karar değil.” kelamlarını de hatırlatan Polat, kelamı bir daha Erdoğan’ın pazartesi akşamı yaptığı açıklamaya getirdi ve şunları söylemiş oldu; “Peki pazartesi günü ne yaptı? Büyük bir gururla ve müjde havasında ömründe faize bulaşmamış, parasını hiç faizli hesaba yatırmamış vatandaşımıza faiz kampanyası başlattı. Ve o denli bir müddetçte gerçekleştirdi ki, nitekim bayağı, hususlara epey vakıf olmayan vatandaşın başı önemli manada karıştı. Sanki bu faiz helal mi diye. Artık soruyoruz Sayın Cumhurbaşkanına, müjde ve kurtuluş olarak deklare ettiğınız faizsiz faiz sistemi helal mi? Merkez Bankası siyaset faizi haram, Merkez Bankası takviyeli faiz helal mi?
O bir gün evvel en üst perdeden nas var söylemiş olduğiniz faiz, bir gecede üç, altı ve bir yıllık vadelerle nasıl helal hale geldi? Bu yaptığınız çelişkili açıklama ve uygulamalarla helal ile haramın vatandaşın zihninde karmakarışık hale geldiğinin farkında mısınız? İktisat ile ilgili ekonomistliğinizi ve yazdığınız kitabı biliyorduk fakat bu kadar dini karar ve karmaşadan daha sonra muhtemelen bir ilmihal kitabınız olduğunu da düşündük. Kamuoyuyla paylaşmadığınız bir ilmihal kitabınız var mı? Şayet var ise o ilmibiçimde merkez bankası faizi ile vatandaşın vadeli mevduat hesabına para yatırması helal olarak mı geçiyor? Hazır ilmihale bakmışken domuz eti ve zinanın helal mi haram olduğu konusunu da merak etmiyor değiliz.”
“Atatürk hiç bir harama helal demedi”
Erdoğan’ın yaptığı çelişkili açıklamalarla helal ile haramın vatandaşın zihninde karmakarışık hale geldiğini tabir eden Polat açıklamasını şöyle noktaladı; “Tam bu noktada aklımıza merhum genel liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş‘ın gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili yaptığı tarihi tespit geliyor. Atatürk hiç bir helali haram, hiç bir haramı da helal yapmamıştır. O dosdoğru tam bir Müslümandı. O bize harika bir ülke bıraktı, süper bir miras bıraktı. Bize düşen, o mirasa sahip çıkmaktır. Bize düşen, ülkeyi Atatürk’ün bıraktığı üzere Atatürk’ün prensiplerine, prensiplerine ve helal ile haramın bambaşka ve birbirine karıştırılamaz biçimde durduğu biçimde yönetmektir.”
“Memlekette estirilen düğün bayram havası büsbütün içi boş bir illüzyondan ibaret” diyen Polat, “Ne yani şu anda doların 2 TL’den 13 TL’ye çıkmasına mı sevineceğiz, halaylar tutacağız?” sorusunu sordu ve şu değerlendirmeyi yaptı; “Önce Doları 18 TL’nin üzerine çıkardılar daha sonra da inanılmaz, harikulade, hiç kimsenin aklına gelmeyen, dahiyane formülleriyle 13’e mi çektiler. Hayır. Ülkede değişen hiç bir şey yok, iktisat bir daha bildiğiniz üzere. Değişen yalnızca ülkemiz, büsbütün doların, yani kapitalizmin esiri haline geldi. Evvelce bağımsız bir Merkez bankamız vardı. En azından faiz oranlarını belirleyebiliyordu. daha sonra Sayın Erdoğan onu da kendi belirlemeye başladı. Fakat o da yetmedi, dedi ki, ‘hayır faiz oranını aslında ben belirlemiyorum ve belirmeyeceğim. Faizi de Kapitalizm belirlesin. ’Artık faiz de, Merkez Bankası da, ülke iktisadı de, hepsi doların, yani kapitalizmin buyruğunda.”
“Helal ile haramı birbirine karıştırdılar”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz konusunda yaptığı, “Benden öbür bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Karar bu. Faiz zengini daha güçlü, yoksulu daha yoksul yapar. Kararı o denli bayağı bir karar değil.” kelamlarını de hatırlatan Polat, kelamı bir daha Erdoğan’ın pazartesi akşamı yaptığı açıklamaya getirdi ve şunları söylemiş oldu; “Peki pazartesi günü ne yaptı? Büyük bir gururla ve müjde havasında ömründe faize bulaşmamış, parasını hiç faizli hesaba yatırmamış vatandaşımıza faiz kampanyası başlattı. Ve o denli bir müddetçte gerçekleştirdi ki, nitekim bayağı, hususlara epey vakıf olmayan vatandaşın başı önemli manada karıştı. Sanki bu faiz helal mi diye. Artık soruyoruz Sayın Cumhurbaşkanına, müjde ve kurtuluş olarak deklare ettiğınız faizsiz faiz sistemi helal mi? Merkez Bankası siyaset faizi haram, Merkez Bankası takviyeli faiz helal mi?
O bir gün evvel en üst perdeden nas var söylemiş olduğiniz faiz, bir gecede üç, altı ve bir yıllık vadelerle nasıl helal hale geldi? Bu yaptığınız çelişkili açıklama ve uygulamalarla helal ile haramın vatandaşın zihninde karmakarışık hale geldiğinin farkında mısınız? İktisat ile ilgili ekonomistliğinizi ve yazdığınız kitabı biliyorduk fakat bu kadar dini karar ve karmaşadan daha sonra muhtemelen bir ilmihal kitabınız olduğunu da düşündük. Kamuoyuyla paylaşmadığınız bir ilmihal kitabınız var mı? Şayet var ise o ilmibiçimde merkez bankası faizi ile vatandaşın vadeli mevduat hesabına para yatırması helal olarak mı geçiyor? Hazır ilmihale bakmışken domuz eti ve zinanın helal mi haram olduğu konusunu da merak etmiyor değiliz.”
“Atatürk hiç bir harama helal demedi”
Erdoğan’ın yaptığı çelişkili açıklamalarla helal ile haramın vatandaşın zihninde karmakarışık hale geldiğini tabir eden Polat açıklamasını şöyle noktaladı; “Tam bu noktada aklımıza merhum genel liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş‘ın gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili yaptığı tarihi tespit geliyor. Atatürk hiç bir helali haram, hiç bir haramı da helal yapmamıştır. O dosdoğru tam bir Müslümandı. O bize harika bir ülke bıraktı, süper bir miras bıraktı. Bize düşen, o mirasa sahip çıkmaktır. Bize düşen, ülkeyi Atatürk’ün bıraktığı üzere Atatürk’ün prensiplerine, prensiplerine ve helal ile haramın bambaşka ve birbirine karıştırılamaz biçimde durduğu biçimde yönetmektir.”