Cumhurbaşkanı Erdoğan: “TOKİ 1 ay içerisinde inşaatlara başlayacak. Amaç, 1 yıl içerisinde bu inşaatları bitirmek” Cumhurbaşkanı Erdoğan: “TOKİ 1 ay içerisinde inşaatlara başlayacak. Maksat, 1 yıl içerisinde bu inşaatları bitirmek”
“Yangınlarla gayrette toplam 18 su atar uçak, 66 helikopter, 9 İHA, 1 insansız helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası ve yaklaşık 5250 işçi nazaranv yaptı”
-“Şu an dünyada yangına en kısa müddette müdahale eden ülke pozisyonuna girdik”
-“Coğrafyamızda yangın söndürmede en değerli hava aracı olan helikopterler 2002 yılında 18 adetken 2021 yılında 39’a çıkardık lakin bu süreçte bu sayı 60’a yaklaştı”
“Ülkemiz yangınlarla çaba konusunda iki asra yaklaşan kurumsal bir deneyime sahip”
-“Yangınların çıkış sebebi olarak bütün ihtimaller üzerinde çıkış anından itibaren durduk”
-“Rusya’dan 3 tane aldık bu süreç içerisinde. Önümüzdeki yıl daha farklı kimi kanılarımız var. Önümüzdeki yıl tahminen kendimize ilişkin uçağımızı satın alacağız”
-“O devirde kurumun ardında CHP zihniyeti vardı. Artık çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme gayretlerini şaşkınlıkla izliyorum”
-“Sosyal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis’in açılmasıyla birlikte toplumsal medyaya yönelik bir çalışma yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların yahut aklı selimlerin gayesini saptırtıyor. Amerika’da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye‘de senin ofisin yok, bakılırsavlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin”
“Taliban’la bunların ( Afganistan)yaşadığı süreç epey problemli. Bu hususta da birtakım çalışmalar yapıyoruz. Taliban’la kimi görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta tahminen ben bile onların önderi durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir”
ANKARA – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,”THK 1985’ten itibaren Orman Yönetimi’ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında hayli önemli bedeller almış devletten. Lakin filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme kaygısı olmamış. O devirde kurumun ardında CHP zihniyeti vardı.Şimd i çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme uğraşlarını şaşkınlıkla izliyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal D ve CNN Türk ortak yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Türkiye’nin bir taraftan yangınla bir taraftan da sel ile çaba ettiğini söyleyen Erdoğan,” Tüm Bakan arkadaşlarımız, AFAD şuanda oradalar. Kurumlarımızla bir arada çalışmalarını devam ettiriyorlar. Az evvel arkadaşlarla konuştuk, ‘oralardan ayrılmayacaksınız’ dedik. Çatı katından, damlardan helikopterlerimizin kurtardığı beşerler var. birebir vakitte tabi karayollarındaki gelişmeler var. Bu vesileyle tüm vatandaşlarıma bir şey hatırlatmak istiyorum darda zorda kalmadıkça ulaşıma adeta kapalı sayılabilecek karayollarını tercih etmeyin. Her an heyelan olabilir, o yollarda geçerken bu heyelanlarla bir arada Allah göstermesin trafik tıkanıklığı ötesinde tehditler olabilir. Bu tehditlerin içerisinde tabi ki can güvenliği olayı var. Nereden yol veriliyorlarsa oralardan gitmek en isabetli olacaktır” dedi.
Orman yangınlarıyla ilgili konuşan Erdoğan, “Yangınların çıkış sebebi olarak bütün ihtimaller üzerinde çıkış anından itibaren durduk”
” Orman yangınlarıyla alakalı olarak şuanda gerçekten farklı bir güce eriştik. Bu gücümüz yangın söndürmede muvaffakiyet oranımızı önemli manada artırdı. Helikopterlerimiz epey hayli büyük işlev icra ettiler. Uçaklar hayli büyük işlev icra ettiler ediyorlar.
Erdoğan, Türkiye’nin yangınlarla çaba konusunda 2 asra yaklaşan kurumsal bir deneyime sahip olduğunu belirterek, bunun yanı sıra teknolojik alt yapıya da sahip olduğunu bildirdi. Son 19 yılda yangınla uğraşta kara ve hava araçlarının yenilenerek sayılarının artırıldığını belirten Erdoğan arazöz sayısını yüzde 70 artırarak bin 78 ‘e çıkardık. Araç parkında olmayan su ikmal araçlarından 281 tane daha aldık. 2 bin 270 birinci müdahale aracı aldık. İş makinesi parkımızı yüzde 125 büyüterek 682’ye çıkardık. Yangınla gayret hava filomuzu fazlaca daha verimli hale getirdik. Yangın söndürme uçaklarımızın su atma kapasitesi artırıldı. Coğrafyamızda yangın söndürmede en değerli hava aracı olan helikopterler 2002 yılında 18 adetken 2021 yılında 39’a çıkardık lakin bu süreçte bu sayı 60’a yaklaştı. Helikopterlerle epey önemli işler gördük” diye konuştu.
Türkiye’nin yangına müdahalede kıymetli bir noktada olduğunun altını çizen Erdoğan,”Rusya’dan 3 tane aldık bu süreç içerisinde. Önümüzdeki yıl daha farklı birtakım fikirlerimiz var. Önümüzdeki yıl tahminen kendimize ilişkin uçağımızı satın alacağız. Şu an dünyada yangına en kısa müddette müdahale eden ülke pozisyonuna girdik. Yangınlarda birinci kere kullanmaya başladığımız İHA’lar yardımıyla birinci müdahaleyi 12 dakikaya indirdik. Termik santraller bizim için gerçekten en büyük felaket noktalarıydı ve bu termik santrallerde olaya müdahale imkanını hızla yakaladık” dedi.
“Bütün takımımızla kahramanlarımızla burada başarılı olduğumuza inanıyoruz”
Erdoğan,” Yangınla uğraş ederken tüm imkanları seferber ediyorsunuz. Yangının ortasından çıkan itfaiyecimizin halini siz de izlediniz kendini vefata feda eden bir kahraman yetersiz kalmak bunun tarifi nedir. Bakanlarımızsa 6 bakanım her an orada oldu. İtfaiye takımlarımız orada oldu. Bunun yanında tüm kurumlarımız orada oldu. Bunu söyleyenler bunu nereden izlediler. Ben size farklı sayılar verebilirim. Yangının bu noktada birinci kez kulnamaya başladığımız İHA’lar yardımıyla 12 . Bunu söyleyenler buralarda nasıl vakit içindema yapıldı, nasıl bu biçimde bir hıza ulaşıldı bunu biliyor mu bilmiyorlar. İfyira at iz bırakır. Bütün grubumuzla kahramanlarımızla burada başarılı olduğumuza inanıyoruz. Yangınlarla gayrette toplam 18 su atar uçak, 66 helikopter, 9 İHA, 1 insansız helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası ve yaklaşık 5 bin 250 işçi nazaranv yaptı” değerlendirmesinde bulundu.
“Birinci yılın sonunda konut teslimine başlayacağız”
Yangından etkilenen vatandaşlar için birinci günden çalışmalara başlandığını bildiren Erdoğan,” Birinci gün çabucak ziyan tespit komitelerini devreye soktuk. Bu tespit başlarken durumu epeyce kritik olan vatandaşlarımıza Etraf ve Şehircilik Bakanlığımız çabucak inşaatı başlattı. Bizim programımız bir ay ortasında inşaatların başlatılmasıyla ilgili talimatın verilmesiydi. Bu hususta TOKİ işini yüklendi, hızla bir ay içerisinde inşaata başlayacağız. Maksadımız; bir yıl ortasında bitirmek Bir yıl sonunda yanan konutları en uygun biçimde en uygun yerlerde yapıp bitirmek. Bu hususla ilgili bakanlığımız adımlarını atmış, peyder pey başlamış vaziyette. Hızla bölgelerde adımlarımız atıyoruz. birinci yılın sonunda konut teslimine başlayacağız. Ahırlı meskenleri ahırlarla yapılacak meskenlerin planlamasını bakanlığımız yaptı. Bu mevzuyla ilgili 50 milyon buna ayrılmış vaziyette. ‘Ben kiraya çıkabilirim ben konut bulabilirim’, bu çeşit talepleri olan var ise kiralarını vermek suretiyle buradan çıkabilirler” tabirlerini kullandı.
Yanan orman alanlarının imara açılması telaffuzlarına yönelik konuşan Erdoğan, bu durumun Anayasa’nın 169’uncu hususu nde fazlaca açık bir biçimde yer aldığını belirterek yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirileceğini belirtti. Yanan alanlarda farklı bir düzenlemeye gidilemeyeceğini aktaran Erdoğan şunları söylemiş oldu;” Orada bir yapılanmaya gidemezsiniz. Bu yerlerde tarım ve hayvancılık da yapılamaz. Yanan alanların nasıl ağaçlandırıldığı ortada. Son yangınlardan daha sonra bu bölgeleri süratle ağalandırmaya başlayacağız. Bizim 19 yıllık iktidar devrimizde yapmış olduğumuz ağaç dikimi 5 buçuk milyar adet. Vatandaşlar ‘Bay Kemal’in palavralarına prestij etmesin. Yanan ormanlarımız küllerinden bir daha doğacak. Bu alanlar en verimli biçimde ağaçlandırılacak, bir daha orman olacak. Ben İstanbul’da belediye başkanlığı yaptım. İstanbul’da ben belediye başkanlığını CHP’den aldım İstanbul kuraktı bu biçimde, biz geldik hızla ağaçlandırdık . Üstelik yetişmiş ağaçlarla ağaçlandırdık. 6 ay içerisinde ne olduğuna İstanbullular şaşırdı. Suyu da yok İstanbul’un . İktidara geldiğimiz günden beri orman varlığını artırmaya yönelik çalışmalarımız yeşil vatanımıza ne kadar değer verdiğimizi açıklıyor”
“Türkiye 2015 yılında orman varlığını artıran ülkeler sıralamasında dünyada 46’ncı sıradayken 2020 yılında 27’nci sıraya yükseldi.” diyen Erdoğan,Türkiye’nin en epey ağaçlandırma yapan ülkeler sıralamasında dünyada birinci olduğunu söz etti.
THK uçaklarıyla ilgili tartışmalara yönelik de konuşan Erdoğan şunları söylemiş oldu;”
“Çok açık ve net konuşmam lazım. THK devletin bir kurumu değildir. Bunu vatandaşlarımız bilmiyor. Vatandaşlarımız THK’yı devletin bir kurumu sanıyor. Vakıflar dernekler vs. var ise o da bunlardan biri. THK uçaklarına yönelik tartışma yeni bir tartışma değil” dedi.
THK uçaklarının bakımını yaptırmayanların THK’nın eski yöneticileri olduğunu söyleyen Erdoğan, “THK devletin bir kurumu değildir. THK’nın elindeki uçaklara dair tartışma yeni bir tartışma da değil. Birkaç yıl evvel kurumun elindeki uçakların yetersiz olduğunu, THK’nın mezarlığa döndüğünü söylemiştim. THK yetkilileri gerekli adımları atmadığı üzere çalışır durumdaki uçakların da bakımını yaptırmayarak hepsini çürümeye terk etmişler. Bunların 3 tanesi pert, 6 tanesi ‘eh’. THK 1985’ten itibaren Orman Yönetimi’ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında hayli önemli bedeller almış devletten. Lakin filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme kaygısı olmamış. O devirde kurumun gerisinde CHP zihniyeti vardı. Artık çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme eforlarını şaşkınlıkla izliyorum” tabirlerini kullandı.
Erdoğan,” Bir Afet Bakanlığı kurulup kurulmayacağına yönelik soruya ise şu biçimde cevap verdi;
“Bakanlık söylemiş olduğiniz vakit hayli büyük işler yapar manasına gelmez. Kıymetli olan kurumların hayli kuvvetli olması. Şu anda AFAD adeta bir bakanlık üzere çalışır biçimde ve İçişleri Bakanlığı’na bağlı. İdare, grup kuvvetli olduğu vakit AFAD’la epeyce şeyleri yapabiliyorsunuz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle bu durumları biz düşündük. Tarım, Orman ve Hayvancılık şu anda bu işi başarılı biçimde sürdürdüğüne, AFAD başarılı bir idare ortaya koyduğuna göre bizim araç gereç vesaire gereksinimlerimiz olması halinde onlarla destek ederiz” dedi.
Toplumsal medya işle ilgili bir düzenleme yapılması gerektiğine vurgu yapan Erdoğan,” Toplumsal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis’in açılmasıyla birlikte toplumsal medyaya yönelik bir çalışma yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların yahut aklı selimlerin amacını saptırtıyor. Amerika’da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye’de senin ofisin yok, gorevlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin.
Gerçek dışı bilgi ve haberlerle leke sürmeye çalışıyorlar. Bu yıkıcı faaliyetleri yapanlara bakıyor ve hiç şaşırmıyoruz. Hiç şaşırmadığımız üzere ‘Bir bedeli olsun artık’ diyoruz” açıklamasında bulundu.
Yangınla uğraşta memleketler arası dayanaklara ait konuşan Erdoğan,”Başta Rusya, Azerbaycan, İran, çabucak sonrasındaki safhada AB’den İspanya dayanaklarını verdiler. Bu süreçte birebir biçimde yangın sürecinde onlarca ülkeden dayanaklar geldi. Ukrayna sağ olsun dayanağını verdik, ayrıyeten Ukrayna 3 tane uçak gönderirken 4 tane helikopter ile devreye girdi. Kazakistan, Gürcistan’dan takviyeler geldi.
Bu uçaklar ve helikopterler farklı noktalardaki yangınları söndürme çalışmalarında etkin kullanıldı. Onların gelişiyle 64 helikopter nazaranv yapmış oldu. Bu işimizi önemli manada kolaylaştırdı. Yangın sürecinde onlarca ülkeden geçmiş olsun ve dayanışma bildirileri aldık” diye konuştu.
Sanatkarlar teşebbüsüne ve bir internet platformunda başlatılan kampanyaya ait ise Erdoğan,” Onların mesleği sanat. Hangi sanatsa sanatlarını icra etsinler, biz de onların muvaffakiyet oranına göre hürmet duyalım. Ancak kalkıp da erken seçimmiş, şu andaki başkanlık sistemi yanlışsız değilmiş, o bizim işimiz. Ömrümüzü bu işe verdik, siz anlamazsınız o işten. hiç bir dijital mecra hukuktan azade değildir. Onlar da gereği üzere bunun bedelini ödeyecektir. Takma isimlerin ardına saklanarak şahıslara iftira, hakaret edilmesine, milli-manevi bedellere küfredilmesine, ayaklanma davetlerine hiç bir biçimde müsaade etmeyiz, yargı sistemimiz de müsaade etmez. Prestij suikastı, gaye gösterme, ne ararsan bunlarda var. Planlı, programlı olduğu hayli bariz olan bu tıp kampanyalarla halkımız tahrik edilmeye çalışılıyor” sözlerini kullandı.
Türkiye’nin göçmen siyasetine ait değerlendirmede bulunan Erdoğan, “Her şeydilk evvel biz biliyorsunuz göçmenlerle ilgili en değerli adımı Suriye’de attık. Göçmenlerle ilgili en kıymetli adımı Suriye’de attık. Suriye’den bize 4 milyona yakın göçmen geldi. Biz bunlara kapılarımızı açtığımız üzere bunlar içerisinden sahiden meslek, sanat sahibi olan biroldukca Suriyeli de bizde vatandaş oldu.
Afganistan durumu biraz daha farklı. Bizim şu anda gerek İran kapısından, gerek Irak’tan duvarlarımızı önemli oranda yükseltiyoruz. Buralardaki yükselen duvarlar sistemsiz göçün ülkemize girmesini engellemek için. Büsbütün hudutlarımız bu surlarla, duvarlarla örülüyor. Bu son gelişmeler hakikaten Afgan halkının içine düştüğü durum fazlaca sorunlu. Taliban’la bunların yaşadığı süreç epeyce sorunlu. Bu mevzuda da kimi çalışmalar yapıyoruz. Taliban’la kimi görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta tahminen ben bile onların önderi durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir. Bizim bu cins şeylerde şayet üst seviyede bunları denetim altına alamazsak bu sefer Afganistan’daki barışı sağlamamız da mümkün olmaz. Afganistan’da kendi soydaşlarımız durumunda olanlar da var. Birtakım adımları atıp yanımıza kimleri alabiliriz, onların çalışmasını yapıyoruz. İlgili üst seviye yönetici arkadaşlarımı yurtdışına gönderdim bununla ilgili olarak. Birebir biçimde Katar’la bu akşam görüşmem oldu. Her şeyi savaşla, askeri olarak halledeceğiz diye bir şey yok. Askeriyenin yahut savaşın geçerli olduğu yer var, bir de siyasetin, diplomasinin geçerli olduğu yer var. Benim siyaset anlayışım nereye kadar muvaffak olabilecekse orayı bizim başarmamız lazım. Şu anda Afganistan’da bu pozisyondayız. 35 milyon nüfusu olan bir ülke .Herkes şunu da bilsin ki Türkiye yol geçen hanı değildir. Toplumsal medyada birilerinin abarttığı biçimde hudutlarımızdan sistemsiz göç akını kelam konusu değil. 2021 yılında şu an prestijiyle 253 bin 300 civarında sistemsiz göçü engelledik. 85 kilometrelik duvar çalışması İran hududumuzda devam ediyor. 79 km boyunca kamera ve algılayıcı sistemler inşa edildi. Sistemsiz göç hareketleri daima olarak kamera sistemleriyle izleniyor. Bunun yanında termal kameralarla gece geçişleri önlenirken İHA’lar vasıtasıyla hudutlarımız denetim altında tutuluyor. Emniyet ve Jandarma tarafınca hudut bölgelerimize ve sistemsiz göç rotası olarak belirlenen bölgelere ek gruplar sevk edilmiştir. Bütün bu önlemleri sistemsiz göçü engellemek için alıyoruz. Birileri de içeride maalesef bu işi kabartmak için palavrayla birlikte bu adımları atıyorlar.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Hülya Keklik
“Yangınlarla gayrette toplam 18 su atar uçak, 66 helikopter, 9 İHA, 1 insansız helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası ve yaklaşık 5250 işçi nazaranv yaptı”
-“Şu an dünyada yangına en kısa müddette müdahale eden ülke pozisyonuna girdik”
-“Coğrafyamızda yangın söndürmede en değerli hava aracı olan helikopterler 2002 yılında 18 adetken 2021 yılında 39’a çıkardık lakin bu süreçte bu sayı 60’a yaklaştı”
“Ülkemiz yangınlarla çaba konusunda iki asra yaklaşan kurumsal bir deneyime sahip”
-“Yangınların çıkış sebebi olarak bütün ihtimaller üzerinde çıkış anından itibaren durduk”
-“Rusya’dan 3 tane aldık bu süreç içerisinde. Önümüzdeki yıl daha farklı kimi kanılarımız var. Önümüzdeki yıl tahminen kendimize ilişkin uçağımızı satın alacağız”
-“O devirde kurumun ardında CHP zihniyeti vardı. Artık çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme gayretlerini şaşkınlıkla izliyorum”
-“Sosyal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis’in açılmasıyla birlikte toplumsal medyaya yönelik bir çalışma yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların yahut aklı selimlerin gayesini saptırtıyor. Amerika’da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye‘de senin ofisin yok, bakılırsavlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin”
“Taliban’la bunların ( Afganistan)yaşadığı süreç epey problemli. Bu hususta da birtakım çalışmalar yapıyoruz. Taliban’la kimi görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta tahminen ben bile onların önderi durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir”
ANKARA – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,”THK 1985’ten itibaren Orman Yönetimi’ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında hayli önemli bedeller almış devletten. Lakin filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme kaygısı olmamış. O devirde kurumun ardında CHP zihniyeti vardı.Şimd i çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme uğraşlarını şaşkınlıkla izliyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal D ve CNN Türk ortak yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Türkiye’nin bir taraftan yangınla bir taraftan da sel ile çaba ettiğini söyleyen Erdoğan,” Tüm Bakan arkadaşlarımız, AFAD şuanda oradalar. Kurumlarımızla bir arada çalışmalarını devam ettiriyorlar. Az evvel arkadaşlarla konuştuk, ‘oralardan ayrılmayacaksınız’ dedik. Çatı katından, damlardan helikopterlerimizin kurtardığı beşerler var. birebir vakitte tabi karayollarındaki gelişmeler var. Bu vesileyle tüm vatandaşlarıma bir şey hatırlatmak istiyorum darda zorda kalmadıkça ulaşıma adeta kapalı sayılabilecek karayollarını tercih etmeyin. Her an heyelan olabilir, o yollarda geçerken bu heyelanlarla bir arada Allah göstermesin trafik tıkanıklığı ötesinde tehditler olabilir. Bu tehditlerin içerisinde tabi ki can güvenliği olayı var. Nereden yol veriliyorlarsa oralardan gitmek en isabetli olacaktır” dedi.
Orman yangınlarıyla ilgili konuşan Erdoğan, “Yangınların çıkış sebebi olarak bütün ihtimaller üzerinde çıkış anından itibaren durduk”
” Orman yangınlarıyla alakalı olarak şuanda gerçekten farklı bir güce eriştik. Bu gücümüz yangın söndürmede muvaffakiyet oranımızı önemli manada artırdı. Helikopterlerimiz epey hayli büyük işlev icra ettiler. Uçaklar hayli büyük işlev icra ettiler ediyorlar.
Erdoğan, Türkiye’nin yangınlarla çaba konusunda 2 asra yaklaşan kurumsal bir deneyime sahip olduğunu belirterek, bunun yanı sıra teknolojik alt yapıya da sahip olduğunu bildirdi. Son 19 yılda yangınla uğraşta kara ve hava araçlarının yenilenerek sayılarının artırıldığını belirten Erdoğan arazöz sayısını yüzde 70 artırarak bin 78 ‘e çıkardık. Araç parkında olmayan su ikmal araçlarından 281 tane daha aldık. 2 bin 270 birinci müdahale aracı aldık. İş makinesi parkımızı yüzde 125 büyüterek 682’ye çıkardık. Yangınla gayret hava filomuzu fazlaca daha verimli hale getirdik. Yangın söndürme uçaklarımızın su atma kapasitesi artırıldı. Coğrafyamızda yangın söndürmede en değerli hava aracı olan helikopterler 2002 yılında 18 adetken 2021 yılında 39’a çıkardık lakin bu süreçte bu sayı 60’a yaklaştı. Helikopterlerle epey önemli işler gördük” diye konuştu.
Türkiye’nin yangına müdahalede kıymetli bir noktada olduğunun altını çizen Erdoğan,”Rusya’dan 3 tane aldık bu süreç içerisinde. Önümüzdeki yıl daha farklı birtakım fikirlerimiz var. Önümüzdeki yıl tahminen kendimize ilişkin uçağımızı satın alacağız. Şu an dünyada yangına en kısa müddette müdahale eden ülke pozisyonuna girdik. Yangınlarda birinci kere kullanmaya başladığımız İHA’lar yardımıyla birinci müdahaleyi 12 dakikaya indirdik. Termik santraller bizim için gerçekten en büyük felaket noktalarıydı ve bu termik santrallerde olaya müdahale imkanını hızla yakaladık” dedi.
“Bütün takımımızla kahramanlarımızla burada başarılı olduğumuza inanıyoruz”
Erdoğan,” Yangınla uğraş ederken tüm imkanları seferber ediyorsunuz. Yangının ortasından çıkan itfaiyecimizin halini siz de izlediniz kendini vefata feda eden bir kahraman yetersiz kalmak bunun tarifi nedir. Bakanlarımızsa 6 bakanım her an orada oldu. İtfaiye takımlarımız orada oldu. Bunun yanında tüm kurumlarımız orada oldu. Bunu söyleyenler bunu nereden izlediler. Ben size farklı sayılar verebilirim. Yangının bu noktada birinci kez kulnamaya başladığımız İHA’lar yardımıyla 12 . Bunu söyleyenler buralarda nasıl vakit içindema yapıldı, nasıl bu biçimde bir hıza ulaşıldı bunu biliyor mu bilmiyorlar. İfyira at iz bırakır. Bütün grubumuzla kahramanlarımızla burada başarılı olduğumuza inanıyoruz. Yangınlarla gayrette toplam 18 su atar uçak, 66 helikopter, 9 İHA, 1 insansız helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası ve yaklaşık 5 bin 250 işçi nazaranv yaptı” değerlendirmesinde bulundu.
“Birinci yılın sonunda konut teslimine başlayacağız”
Yangından etkilenen vatandaşlar için birinci günden çalışmalara başlandığını bildiren Erdoğan,” Birinci gün çabucak ziyan tespit komitelerini devreye soktuk. Bu tespit başlarken durumu epeyce kritik olan vatandaşlarımıza Etraf ve Şehircilik Bakanlığımız çabucak inşaatı başlattı. Bizim programımız bir ay ortasında inşaatların başlatılmasıyla ilgili talimatın verilmesiydi. Bu hususta TOKİ işini yüklendi, hızla bir ay içerisinde inşaata başlayacağız. Maksadımız; bir yıl ortasında bitirmek Bir yıl sonunda yanan konutları en uygun biçimde en uygun yerlerde yapıp bitirmek. Bu hususla ilgili bakanlığımız adımlarını atmış, peyder pey başlamış vaziyette. Hızla bölgelerde adımlarımız atıyoruz. birinci yılın sonunda konut teslimine başlayacağız. Ahırlı meskenleri ahırlarla yapılacak meskenlerin planlamasını bakanlığımız yaptı. Bu mevzuyla ilgili 50 milyon buna ayrılmış vaziyette. ‘Ben kiraya çıkabilirim ben konut bulabilirim’, bu çeşit talepleri olan var ise kiralarını vermek suretiyle buradan çıkabilirler” tabirlerini kullandı.
Yanan orman alanlarının imara açılması telaffuzlarına yönelik konuşan Erdoğan, bu durumun Anayasa’nın 169’uncu hususu nde fazlaca açık bir biçimde yer aldığını belirterek yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirileceğini belirtti. Yanan alanlarda farklı bir düzenlemeye gidilemeyeceğini aktaran Erdoğan şunları söylemiş oldu;” Orada bir yapılanmaya gidemezsiniz. Bu yerlerde tarım ve hayvancılık da yapılamaz. Yanan alanların nasıl ağaçlandırıldığı ortada. Son yangınlardan daha sonra bu bölgeleri süratle ağalandırmaya başlayacağız. Bizim 19 yıllık iktidar devrimizde yapmış olduğumuz ağaç dikimi 5 buçuk milyar adet. Vatandaşlar ‘Bay Kemal’in palavralarına prestij etmesin. Yanan ormanlarımız küllerinden bir daha doğacak. Bu alanlar en verimli biçimde ağaçlandırılacak, bir daha orman olacak. Ben İstanbul’da belediye başkanlığı yaptım. İstanbul’da ben belediye başkanlığını CHP’den aldım İstanbul kuraktı bu biçimde, biz geldik hızla ağaçlandırdık . Üstelik yetişmiş ağaçlarla ağaçlandırdık. 6 ay içerisinde ne olduğuna İstanbullular şaşırdı. Suyu da yok İstanbul’un . İktidara geldiğimiz günden beri orman varlığını artırmaya yönelik çalışmalarımız yeşil vatanımıza ne kadar değer verdiğimizi açıklıyor”
“Türkiye 2015 yılında orman varlığını artıran ülkeler sıralamasında dünyada 46’ncı sıradayken 2020 yılında 27’nci sıraya yükseldi.” diyen Erdoğan,Türkiye’nin en epey ağaçlandırma yapan ülkeler sıralamasında dünyada birinci olduğunu söz etti.
THK uçaklarıyla ilgili tartışmalara yönelik de konuşan Erdoğan şunları söylemiş oldu;”
“Çok açık ve net konuşmam lazım. THK devletin bir kurumu değildir. Bunu vatandaşlarımız bilmiyor. Vatandaşlarımız THK’yı devletin bir kurumu sanıyor. Vakıflar dernekler vs. var ise o da bunlardan biri. THK uçaklarına yönelik tartışma yeni bir tartışma değil” dedi.
THK uçaklarının bakımını yaptırmayanların THK’nın eski yöneticileri olduğunu söyleyen Erdoğan, “THK devletin bir kurumu değildir. THK’nın elindeki uçaklara dair tartışma yeni bir tartışma da değil. Birkaç yıl evvel kurumun elindeki uçakların yetersiz olduğunu, THK’nın mezarlığa döndüğünü söylemiştim. THK yetkilileri gerekli adımları atmadığı üzere çalışır durumdaki uçakların da bakımını yaptırmayarak hepsini çürümeye terk etmişler. Bunların 3 tanesi pert, 6 tanesi ‘eh’. THK 1985’ten itibaren Orman Yönetimi’ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında hayli önemli bedeller almış devletten. Lakin filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme kaygısı olmamış. O devirde kurumun gerisinde CHP zihniyeti vardı. Artık çıkıp THK’yı çalıştırmıyor diyorlar. THK’yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme eforlarını şaşkınlıkla izliyorum” tabirlerini kullandı.
Erdoğan,” Bir Afet Bakanlığı kurulup kurulmayacağına yönelik soruya ise şu biçimde cevap verdi;
“Bakanlık söylemiş olduğiniz vakit hayli büyük işler yapar manasına gelmez. Kıymetli olan kurumların hayli kuvvetli olması. Şu anda AFAD adeta bir bakanlık üzere çalışır biçimde ve İçişleri Bakanlığı’na bağlı. İdare, grup kuvvetli olduğu vakit AFAD’la epeyce şeyleri yapabiliyorsunuz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle bu durumları biz düşündük. Tarım, Orman ve Hayvancılık şu anda bu işi başarılı biçimde sürdürdüğüne, AFAD başarılı bir idare ortaya koyduğuna göre bizim araç gereç vesaire gereksinimlerimiz olması halinde onlarla destek ederiz” dedi.
Toplumsal medya işle ilgili bir düzenleme yapılması gerektiğine vurgu yapan Erdoğan,” Toplumsal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis’in açılmasıyla birlikte toplumsal medyaya yönelik bir çalışma yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların yahut aklı selimlerin amacını saptırtıyor. Amerika’da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye’de senin ofisin yok, gorevlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin.
Gerçek dışı bilgi ve haberlerle leke sürmeye çalışıyorlar. Bu yıkıcı faaliyetleri yapanlara bakıyor ve hiç şaşırmıyoruz. Hiç şaşırmadığımız üzere ‘Bir bedeli olsun artık’ diyoruz” açıklamasında bulundu.
Yangınla uğraşta memleketler arası dayanaklara ait konuşan Erdoğan,”Başta Rusya, Azerbaycan, İran, çabucak sonrasındaki safhada AB’den İspanya dayanaklarını verdiler. Bu süreçte birebir biçimde yangın sürecinde onlarca ülkeden dayanaklar geldi. Ukrayna sağ olsun dayanağını verdik, ayrıyeten Ukrayna 3 tane uçak gönderirken 4 tane helikopter ile devreye girdi. Kazakistan, Gürcistan’dan takviyeler geldi.
Bu uçaklar ve helikopterler farklı noktalardaki yangınları söndürme çalışmalarında etkin kullanıldı. Onların gelişiyle 64 helikopter nazaranv yapmış oldu. Bu işimizi önemli manada kolaylaştırdı. Yangın sürecinde onlarca ülkeden geçmiş olsun ve dayanışma bildirileri aldık” diye konuştu.
Sanatkarlar teşebbüsüne ve bir internet platformunda başlatılan kampanyaya ait ise Erdoğan,” Onların mesleği sanat. Hangi sanatsa sanatlarını icra etsinler, biz de onların muvaffakiyet oranına göre hürmet duyalım. Ancak kalkıp da erken seçimmiş, şu andaki başkanlık sistemi yanlışsız değilmiş, o bizim işimiz. Ömrümüzü bu işe verdik, siz anlamazsınız o işten. hiç bir dijital mecra hukuktan azade değildir. Onlar da gereği üzere bunun bedelini ödeyecektir. Takma isimlerin ardına saklanarak şahıslara iftira, hakaret edilmesine, milli-manevi bedellere küfredilmesine, ayaklanma davetlerine hiç bir biçimde müsaade etmeyiz, yargı sistemimiz de müsaade etmez. Prestij suikastı, gaye gösterme, ne ararsan bunlarda var. Planlı, programlı olduğu hayli bariz olan bu tıp kampanyalarla halkımız tahrik edilmeye çalışılıyor” sözlerini kullandı.
Türkiye’nin göçmen siyasetine ait değerlendirmede bulunan Erdoğan, “Her şeydilk evvel biz biliyorsunuz göçmenlerle ilgili en değerli adımı Suriye’de attık. Göçmenlerle ilgili en kıymetli adımı Suriye’de attık. Suriye’den bize 4 milyona yakın göçmen geldi. Biz bunlara kapılarımızı açtığımız üzere bunlar içerisinden sahiden meslek, sanat sahibi olan biroldukca Suriyeli de bizde vatandaş oldu.
Afganistan durumu biraz daha farklı. Bizim şu anda gerek İran kapısından, gerek Irak’tan duvarlarımızı önemli oranda yükseltiyoruz. Buralardaki yükselen duvarlar sistemsiz göçün ülkemize girmesini engellemek için. Büsbütün hudutlarımız bu surlarla, duvarlarla örülüyor. Bu son gelişmeler hakikaten Afgan halkının içine düştüğü durum fazlaca sorunlu. Taliban’la bunların yaşadığı süreç epeyce sorunlu. Bu mevzuda da kimi çalışmalar yapıyoruz. Taliban’la kimi görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta tahminen ben bile onların önderi durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir. Bizim bu cins şeylerde şayet üst seviyede bunları denetim altına alamazsak bu sefer Afganistan’daki barışı sağlamamız da mümkün olmaz. Afganistan’da kendi soydaşlarımız durumunda olanlar da var. Birtakım adımları atıp yanımıza kimleri alabiliriz, onların çalışmasını yapıyoruz. İlgili üst seviye yönetici arkadaşlarımı yurtdışına gönderdim bununla ilgili olarak. Birebir biçimde Katar’la bu akşam görüşmem oldu. Her şeyi savaşla, askeri olarak halledeceğiz diye bir şey yok. Askeriyenin yahut savaşın geçerli olduğu yer var, bir de siyasetin, diplomasinin geçerli olduğu yer var. Benim siyaset anlayışım nereye kadar muvaffak olabilecekse orayı bizim başarmamız lazım. Şu anda Afganistan’da bu pozisyondayız. 35 milyon nüfusu olan bir ülke .Herkes şunu da bilsin ki Türkiye yol geçen hanı değildir. Toplumsal medyada birilerinin abarttığı biçimde hudutlarımızdan sistemsiz göç akını kelam konusu değil. 2021 yılında şu an prestijiyle 253 bin 300 civarında sistemsiz göçü engelledik. 85 kilometrelik duvar çalışması İran hududumuzda devam ediyor. 79 km boyunca kamera ve algılayıcı sistemler inşa edildi. Sistemsiz göç hareketleri daima olarak kamera sistemleriyle izleniyor. Bunun yanında termal kameralarla gece geçişleri önlenirken İHA’lar vasıtasıyla hudutlarımız denetim altında tutuluyor. Emniyet ve Jandarma tarafınca hudut bölgelerimize ve sistemsiz göç rotası olarak belirlenen bölgelere ek gruplar sevk edilmiştir. Bütün bu önlemleri sistemsiz göçü engellemek için alıyoruz. Birileri de içeride maalesef bu işi kabartmak için palavrayla birlikte bu adımları atıyorlar.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Hülya Keklik