AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısından daha sonra, esnafa düşük faizli kredi verileceğini deklare etti. Medyascope’a konuşan ekonomist Güldem Atabay, makroekonomik dengesizliklerin olduğu ortamda esnafın işine yaramayacak ve enflasyonu körükleyecek olan kredi genişlemesinin AKP’nin “akıl dışı seçim iktisadı yatırımı, rekabet için dağıtılan ulufe” olduğunu söylemiş oldu. Atabay, kredilerin, hükümetin umduğu üzere büyümeye de olumlu katkısı olmayacağını vurguladı.
AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ekim’deki kabine toplantısının akabinde açıklama yaptı. Erdoğan, “Salgın ve savaş kurallarının önümüze çıkardığı şiddetli süreçte de esnaf ve sanatkarlarımızın yanında olmayı sürdürüyoruz” diyerek, esnaf için 100 milyar Türk Lirası (TL) büyüklüğünde kredi paketi deklare etti. 60 ay vadeli ve yüzde 7,5 faizli krediler, Halkbank’tan kullanılabilecek. Erdoğan’ın açıklamasına nazaran, esnafın Halkbank’tan kredi kullanıp takibe düşen borcu için altı ay geri ödemesiz, 36 vadeli ve yüzde 4 faizli kredi çekerek “borcu tasfiye imkânı” olacak.
“Ötelenen sorunlar giderek büyüyor”
Açıklanan kredi paketini Medyascope için pahalandıran ekonomist Güldem Atabay, “Seçim yatırımının hoşu ya da akıllısı olmaz lakin düzgünce akıl dışı bir seçim iktisadı uygulanıyor. Ötelenen sorunlar giderek büyüyor. Seçim ne vakit olur bilemiyoruz lakin bu biçimde kartopu tesiriyle bu sorunların ötelenmesi manasına geliyor” diye konuştu. “Akıl dışı teşviklerin nerede duracağının tartışmalı olduğunu” söyleyen Atabay, atılan bu adımın istikrarları bozacağına şu sözlerle dikkat çekti:
“Makroekonomik gidişattaki bozulmalardan bakıldığında bu bir kredi genişlemesidir ve istikrarları daha da bozar. Üstelik muhtemelen bunu, birinci ya da son adım olarak değerlendiremeyiz. Peş peşe, bu kredi genişlemesiyle misal biçimde paketler açıklanacak üzere görünüyor. Bu hiç enflasyon sorunumuz yokmuş üzere davranmak, enflasyonun üstüne akaryakıtla gitmek oluyor. Gözüken tek şey, AKP’nin yaşattığı ekonomik kriz niçiniyle kaybettiği oyları tekrar kazanabilmek. Onun da bir-iki puandan öteye geçmesi güç. Zira bu yaşananlar, verilen krediler baz yılı tesiriyle düşmesi beklenen enflasyonun düşüşünü de sınırlayacak ve gerisinden yeniden yükselme eğilimine sokacak.”
Atabay, kredi paketini “yükselen seçim rekabeti için dağıtılan ulufeler” olarak kıymetlendirerek, “Bu krediler, endüstricinin ya da esnafın yapısal bir dönüşüme, verimlilik artışına, yeni bir yatırıma, kapasite artırımına gitmeyecek ne yazık ki” dedi.
“Hükümetin istediği büyümeyi getirmez”
İktidarın sorununun, büyümenin yavaşlaması ve krediye ulaşmada sorun yaşayan esnafın sesinin yükselmesi olduğunu belirten Atabay, “Büyüme açısından hayli değerli ya da büyümeyi daha kuvvetli olumlu trende döndürebilecek paketler silsilesi olabileceğini düşünmüyorum. Zira büyük ölçekte bu paralar yatırım gayeli kullanılmayacak, yüzde 150’yi geçen maliyet enflasyonu sebebiyle işletme sermayesi olarak kullanılacak” diye konuştu.
“Firmaların batmasını ötelemiş olacağız”
Atabay, esnafın sorununu ise yüksek maliyetler ve krediye ulaşamamak olarak deklare etti. Kredi paketinin ortaya çıkardığı soru işaretlerine dikkat çeken Atabay, şunları söylemiş oldu:
“Bu büsbütün işletme sermayesi erimiş, mevcut konjonktürde zorlanan şirketlere verilen bir cansuyu niteliğinde. Esnafın açıklarının ya da gereksinimlerinin bir kısmını kapatacak nitelikte olacak lakin kaç kişinin eline ulaşacak? Bu Halkbank kredilerine ulaşanlar kimler olacak? İktidara yakın isimler mi olacak, yoksa herkese bu çeşit epey ucuz krediye ulaşma fırsatı olacak mı? Ancak bu krediyi alabilen, işletme sermayesi açısından, kısa vadede bir rahatlama elde edecek. Hepimizin bildiği üzere hedef, o kısa vadede, seçime kadar geminin batmamasını sağlamak. Enflasyonu düşürmediğimiz ortamda, firmaların batmasını ötelemiş olacağız.”
Haberin tamamı burada.
Medyascope/ Özgecan Özgenç
AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ekim’deki kabine toplantısının akabinde açıklama yaptı. Erdoğan, “Salgın ve savaş kurallarının önümüze çıkardığı şiddetli süreçte de esnaf ve sanatkarlarımızın yanında olmayı sürdürüyoruz” diyerek, esnaf için 100 milyar Türk Lirası (TL) büyüklüğünde kredi paketi deklare etti. 60 ay vadeli ve yüzde 7,5 faizli krediler, Halkbank’tan kullanılabilecek. Erdoğan’ın açıklamasına nazaran, esnafın Halkbank’tan kredi kullanıp takibe düşen borcu için altı ay geri ödemesiz, 36 vadeli ve yüzde 4 faizli kredi çekerek “borcu tasfiye imkânı” olacak.
“Ötelenen sorunlar giderek büyüyor”
Açıklanan kredi paketini Medyascope için pahalandıran ekonomist Güldem Atabay, “Seçim yatırımının hoşu ya da akıllısı olmaz lakin düzgünce akıl dışı bir seçim iktisadı uygulanıyor. Ötelenen sorunlar giderek büyüyor. Seçim ne vakit olur bilemiyoruz lakin bu biçimde kartopu tesiriyle bu sorunların ötelenmesi manasına geliyor” diye konuştu. “Akıl dışı teşviklerin nerede duracağının tartışmalı olduğunu” söyleyen Atabay, atılan bu adımın istikrarları bozacağına şu sözlerle dikkat çekti:
“Makroekonomik gidişattaki bozulmalardan bakıldığında bu bir kredi genişlemesidir ve istikrarları daha da bozar. Üstelik muhtemelen bunu, birinci ya da son adım olarak değerlendiremeyiz. Peş peşe, bu kredi genişlemesiyle misal biçimde paketler açıklanacak üzere görünüyor. Bu hiç enflasyon sorunumuz yokmuş üzere davranmak, enflasyonun üstüne akaryakıtla gitmek oluyor. Gözüken tek şey, AKP’nin yaşattığı ekonomik kriz niçiniyle kaybettiği oyları tekrar kazanabilmek. Onun da bir-iki puandan öteye geçmesi güç. Zira bu yaşananlar, verilen krediler baz yılı tesiriyle düşmesi beklenen enflasyonun düşüşünü de sınırlayacak ve gerisinden yeniden yükselme eğilimine sokacak.”
Atabay, kredi paketini “yükselen seçim rekabeti için dağıtılan ulufeler” olarak kıymetlendirerek, “Bu krediler, endüstricinin ya da esnafın yapısal bir dönüşüme, verimlilik artışına, yeni bir yatırıma, kapasite artırımına gitmeyecek ne yazık ki” dedi.
“Hükümetin istediği büyümeyi getirmez”
İktidarın sorununun, büyümenin yavaşlaması ve krediye ulaşmada sorun yaşayan esnafın sesinin yükselmesi olduğunu belirten Atabay, “Büyüme açısından hayli değerli ya da büyümeyi daha kuvvetli olumlu trende döndürebilecek paketler silsilesi olabileceğini düşünmüyorum. Zira büyük ölçekte bu paralar yatırım gayeli kullanılmayacak, yüzde 150’yi geçen maliyet enflasyonu sebebiyle işletme sermayesi olarak kullanılacak” diye konuştu.
“Firmaların batmasını ötelemiş olacağız”
Atabay, esnafın sorununu ise yüksek maliyetler ve krediye ulaşamamak olarak deklare etti. Kredi paketinin ortaya çıkardığı soru işaretlerine dikkat çeken Atabay, şunları söylemiş oldu:
“Bu büsbütün işletme sermayesi erimiş, mevcut konjonktürde zorlanan şirketlere verilen bir cansuyu niteliğinde. Esnafın açıklarının ya da gereksinimlerinin bir kısmını kapatacak nitelikte olacak lakin kaç kişinin eline ulaşacak? Bu Halkbank kredilerine ulaşanlar kimler olacak? İktidara yakın isimler mi olacak, yoksa herkese bu çeşit epey ucuz krediye ulaşma fırsatı olacak mı? Ancak bu krediyi alabilen, işletme sermayesi açısından, kısa vadede bir rahatlama elde edecek. Hepimizin bildiği üzere hedef, o kısa vadede, seçime kadar geminin batmamasını sağlamak. Enflasyonu düşürmediğimiz ortamda, firmaların batmasını ötelemiş olacağız.”
Haberin tamamı burada.
Medyascope/ Özgecan Özgenç