Arabayı kaldırırken hangi sinyal verilir ?

Sessiz

New member
Arabayı Kaldırırken Hangi Sinyal Verilir? Sadece Trafik Kuralı Değil, Bir Farkındalık Meselesi

Selam dostlar,

Bugün trafikte sıkça yaşanan ama az konuşulan bir konuyu tartışmak istiyorum: Arabayı kaldırırken hangi sinyal verilir?

Basit bir soru gibi görünebilir ama cevabı sadece “sağa sinyal ver” demekten çok daha derin. Çünkü bu küçük hareket, trafiğin güvenli işleyişinden sürücülerin birbirine duyduğu saygıya kadar pek çok şeyi temsil ediyor.

Kısacası, sinyal bir refleks değil, bir iletişim biçimi. Gelin bu meseleyi veriler, örnekler ve biraz da insani bakış açısıyla birlikte irdeleyelim.

---

Doğru Cevap: Aracı Kaldırırken Hangi Sinyal Verilir?

Trafik Yönetmeliği’nin 108. maddesi açık:

> “Sürücü, durduğu yerden hareket edeceği zaman trafiği tehlikeye düşürmeden hareket etmeli ve yön değiştirme niyetini sola sinyal vererek bildirmelidir.”

> (Kaynak: Karayolları Trafik Yönetmeliği, 2024)

Yani arabayı park yerinden veya yol kenarından kaldırırken verilmesi gereken sinyal sol sinyaldir.

Neden? Çünkü siz o anda trafiğe katılmak üzeresiniz — yani sol şeritteki akışı uyarıyorsunuz.

Ancak uygulama ne yazık ki teori kadar düzgün değil. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2023 Trafik Davranışları Raporu’na göre, şehir içi sürücülerin yalnızca %58’i bu kuralı düzenli olarak uyguluyor.

Yani her iki sürücüden biri sinyal vermeden trafiğe karışıyor.

Bu da yılda yaklaşık 9.200 küçük çaplı çarpışmaya sebep oluyor (Trafik Denetleme Dairesi, 2023).

---

Erkeklerin Pratik ve Sonuç Odaklı Yaklaşımı

Forumlarda erkek sürücülerin çoğu bu konuyu “trafikte akışı koruma” perspektifinden ele alıyor.

“Sol sinyali ver, aynaya bak, boşluğu gör, çık.”

Basit, kısa, net.

Erkeklerin sürüşteki bu stratejik yaklaşımı, genellikle risk minimizasyonu ve hız optimizasyonu üzerine kurulu.

Örneğin otomotiv mühendisi Kenan Yalçın’ın 2022’de yaptığı saha gözlemine göre (Otomotiv Sürüş Psikolojisi Dergisi, Cilt 12), erkek sürücüler ortalama 0,8 saniye içinde sinyal verip şerit değiştiriyor.

Kadın sürücülerde bu süre ortalama 1,3 saniye.

Bu fark, “düşünme süresi” olarak değil, “çevresel değerlendirme süresi” olarak yorumlanıyor.

Yani erkek sürücüler sonuç odaklı, kadın sürücüler ise durumsal farkındalık odaklı hareket ediyor.

Bu iki yaklaşımın dengesi, aslında güvenli sürüşün temeli.

---

Kadınların Sosyal ve Empatik Bakışı

Kadın sürücüler genellikle sinyali bir “kural” değil, bir “uyarı” olarak değil, bir “iletişim aracı” olarak görüyor.

2024’te yapılan bir araştırmada (Sabancı Üniversitesi, Toplumsal Davranış ve Trafik İletişimi Çalışması) kadın sürücülerin %72’si, sinyal vermeyi “trafikte diğer insanları koruma refleksi” olarak tanımlamış.

Aynı soruya erkeklerin yalnızca %41’i benzer yanıt vermiş.

Yani kadınlar için sinyal, “ben dönüyorum” demekten çok “sana zarar vermemeye çalışıyorum” anlamı taşıyor.

Bu da sosyal psikolojide empatik sürüş olarak adlandırılıyor.

Empatik sürüş kültürünün geliştiği ülkelerde (örneğin İsveç ve Hollanda), sinyal kullanımı oranı %95’in üzerinde.

Türkiye’de ise bu oran hâlâ %61 civarında (Kaynak: OECD Traffic Safety Data, 2024).

Bu veriler gösteriyor ki, sinyal vermek sadece teknik değil, kültürel bir davranış biçimi.

---

Gerçek Hayattan Bir Örnek: İki Saniyelik Fark, Bir Hayat

Geçen yıl İstanbul Ataşehir’de yaşanan bir kazada, park halindeki bir sürücü sinyal vermeden yola çıktı.

O sırada gelen motosikletli, refleksle frene bastı ama duramadı.

Çarpışma sonucu sürücü hafif yaralandı, motosikletli hastanelik oldu.

Kaza tespit tutanağında şu ifade yer aldı:

> “Sürücü sinyal vermemiş, aynaya bakmamış, trafik akışını ihlal etmiştir.”

Oysa bir sol sinyal, sadece 0,2 saniyelik bir refleks.

Ama o küçük hareketin, bir insanın kaderini değiştirebileceği gerçeği, trafikte hepimizin ortak sorumluluğu.

---

Veriler Ne Diyor? Küçük Bir Sinyalin Büyük Etkisi

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre:

- Küresel çapta trafik kazalarının %12’si “yanlış yön değişikliği” nedeniyle yaşanıyor.

- Sinyal kullanılmayan manevralar, bu kazaların %41’inde belirleyici faktör.

- 2022’de sadece Avrupa’da, sinyal ihmali yüzünden 56 bin trafik olayı rapor edildi.

Türkiye’de bu oran daha da çarpıcı.

TÜVTÜRK ve Emniyet kayıtlarına göre, 2023 yılında şehir içi kazaların %8’i sinyal ihmaliyle ilişkilendirildi.

Bu, yılda yaklaşık 35 bin kazaya denk geliyor.

Bu veriler, küçük bir kol hareketinin, milyonlarca liralık hasar ve binlerce yaralanma anlamına gelebileceğini gösteriyor.

---

Disiplinlerarası Bir Bakış: Trafik, İletişim ve Psikoloji

Trafik aslında bir iletişim ağıdır.

Sinyal, bu ağın dili.

Psikolog Dr. Elif Şahin’in (2024) “Sürüşte İletişim Modelleri” çalışmasına göre, trafikteki stres ve agresyonun %35’i, iletişimsizlikten kaynaklanıyor.

Yani sürücülerin çoğu sinyal verilmediğinde, olayı bir “tehlike” değil, bir “saygısızlık” olarak algılıyor.

Bu da toplumsal güven duygusunu zedeliyor.

Bir başka deyişle, sinyal vermemek sadece kural ihlali değil, toplumsal güven ilişkisine zarar vermek anlamına geliyor.

Belki bu yüzden kadın sürücüler sinyal konusuna daha dikkatli yaklaşırken, erkekler daha “duruma göre” hareket ediyor.

Ancak iki tarafın da haklı bir yönü var: erkekler pratikliği, kadınlar sürdürülebilir güveni önemsiyor.

Geleceğin trafik kültürü bu iki yönün birleşiminden doğacak.

---

Geleceğe Dair Öngörüler: Akıllı Araçlar ve Otomatik Sinyal Teknolojisi

2025 sonrası araç teknolojilerinde otomatik sinyal sistemleri hızla yaygınlaşıyor.

Tesla, Mercedes ve Hyundai gibi markalar, “yön algılama sensörü” ile direksiyon hareketini okuyarak sinyal sistemini otomatik devreye alıyor.

Yani gelecekte belki “sinyal vermek” bile manuel bir görev olmaktan çıkacak.

Ancak şu soru önemini koruyor:

> Teknoloji bizi daha güvenli hale mi getirecek, yoksa dikkat duygumuzu köreltecek mi?

Çünkü insanın kendisiyle kurduğu dikkat bağı, makinelerle tam olarak devredilemeyecek bir bilinç türü.

Ve trafikte bilinç, fren kadar hayati.

---

Sonuç: Sinyal Kültürü, Trafik Kültürünün Kalbidir

Arabayı kaldırırken sol sinyal vermek, belki en basit kural.

Ama bu küçük hareket, hem stratejik hem duygusal bir değeri taşıyor:

Erkeklerin “kontrol et, çık” prensibiyle kadınların “uyar, koru” yaklaşımı birleştiğinde, ortaya sorumlu bir sürüş bilinci çıkıyor.

Bu yazıyı okuyan herkese bir soru:

> Sizce sinyal vermek, bir zorunluluk mu yoksa bir karakter göstergesi mi?

Belki de gerçek sürücü olmanın tanımı, bu soruya verilen samimi cevapta gizlidir.

---

Kaynakça

- Karayolları Trafik Yönetmeliği, 2024

- Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Davranışları Raporu, 2023

- TÜVTÜRK Kaza İstatistikleri, 2023

- OECD Traffic Safety Data, 2024

- Dr. Elif Şahin, Sürüşte İletişim Modelleri, 2024

- Sabancı Üniversitesi Toplumsal Davranış ve Trafik İletişimi Çalışması, 2024

- WHO Global Road Safety Report, 2023

Son söz:

Arabayı kaldırırken verilen sinyal, sadece bir yön belirtmez — bir bilinç, bir saygı, bir kültürün göstergesidir.
 
Üst